Başbakan Ahmet Davutoğlu, muhalefetten gelen “partinin lideri kim” sorularına, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada cevap verdi; “Efsanevi kurucu lider Recep Tayyip Erdoğan. Vefa kongresinde de partinin yeni lideri olarak ben seçildim”.
TBMM’deki bütçe görüşmelerinde konuşan Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın maliyeti ve Libya’dan alınan ödül parasına ilişkin sorusuları yanıtsız bıraktı.
İşte Davutoğlu’nun Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı o konuşmadan başlıklar;
“Yeni Lider Benim”
-Ben buradayken, bu soru haddi değil ama bir arkadaşınız AK Parti’nin lideri kim diye sordu. Evet, AK Parti siyasetinin 13 yıllık başarı hikayesinin efsanevi kurucu lideri Recep Tayyip Erdoğan… Ve ben kendisinden, ‘vefa kongresi’ adını verdiğim ilk olağanüstü kongremizde onurla, delegelerimizin tamamının oyunu alarak, partinin yeni lideri olarak seçildim. Benim liderliğe gelişimde kaset oyunları olmadı, olmayacak. Günü gelince de görevimi bir başka kardeşime onurla devredeceğim.
Saray’ın maliyeti nedir sorusunu geçiştirdi
-Cumhurbaşkanımız yüzde 52 oyla milletten destek alarak geldi. Eleştirebilirsiniz ama bu vakayı kimse örtbas edemez. Bu külliye milletin malıdır. Hiçbirimize babamızdan miras gelmedi. Cumhurbaşkanımız bir reisin, kaptanın oğludur. Bir gün gelecek kendisinden sonrakine onurla devredecektir. Külliyeyi tartışmaktansa 2019 seçimlerine iyi hazırlanın, kazanın seçimi orada siz oturun.
“Caninin taziyesine gitmek katili kutsamaktır”
– 29 canı alan caniye taziyeye gitmek bütün insanlığı katleden birini kutsamaktır, biz buna sessiz kalır mıyız? Bu Meclis’in bir üyesinin, terör örgütünün bile savunamadığı için alt taşerona atfetmek zorunda kaldığı bir teröristin taziyesine gitmesi kabul edilemez. Terör örgütünün bile savunamadığı bir eylemi HDP milletvekili savunmuş, terör örgütünün bile göze alamadığı provokasyonu HDP göz almıştır. Hukuki olarak da siyasi olarak da bunun bir bedeli vardır.
“Başkanlığı tartıştırmayız demek sansürcü bir zihniyettir”
-Hiçbir üst sınır koymadan özgürlükçü, temel hak ve özgürlüklere dayalı yep yeni bir anayasayı birlikte yapalım. Başkanlığı tartıştırmayız demek sansürcü bir zihniyettir, biz parlamenter sistemi tartıştırmayız diyoruz mu? Parlamenter sistemi savunmakla başkanlık sistemini savunmak arasında siyasi meşruiyet bakımından hiçbir fark yoktur.