16 Şubat’ta tahliye edilen Alman vatandaşı gazeteci Deniz Yücel’in tahliye edilmesiyle ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, sözlerinde yine tehditkar ifadeler kullandı.
“Başka Mesele Yok mu Yani?”
Başbakan Binali Yıldırım, Belarus-Almanya seyahati dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.Yargıya bir müdahalelerinin olmadığını iddia eden ve “bunlara bir şey oluyor mu?” şeklinde ifadeler kullanan Yıldırım, Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile yaptıkları görüşme sonrası Die Welt muhabiri Yücel’in bırakılmasına ilişkin eleştirilere de bir çıkışla yanıt verdi.
Aylarca iddianamesiz cezaevinde tutulan gazetecinin Merkel ile yaptıkları görüşmede birtakım pazarlıklar sonrası bırakıldığı yönünde eleştirenlerin ‘PKK’li olduğunu savunan Yıldırım, Yücel ile ilgili “Tek mesele bu mu yani?” çıkışını yaptı.
Yıldırım’ın o açıklamaları şöyle:
“Erzincan’da Almanya’nın ARD Televizyonu’na mülakat verdim. “Türkiye hukuk devleti, hukuk devletinde de bu işler hukukçuların, yargının işi. Bizim onların işine karışmamız yanlış olur” dedim. “Her duruşma bir ümittir” dedim, hukuken işleyecek süreci anlattım. Bu tezviratları, hükümetler arasındaki ilişkilerin iyi yönde gelişmesinden rahatsız olan çevreler yapıyorlar. Medya, birtakım sol siyaset üzerinden, sivil toplum örgütleri üzerinden, maalesef PKK’lılar burada aktif rol oynuyorlar. İlişkileri müspet yönde etkileyecek bu durumu bozmak, baltalamak için gayret ediyorlar. Almanya ile Türkiye arasında bu adamdan başka bir mesele yok mu yani? Bu kadar basite indirgenecek bir ilişki değil.”
“Eleştirenlere bir şey olmuyor mu?”
“Biz bir 15 Temmuz yaşamışız. 40 yıldır beka mücadelesi veriyoruz” ifadelerini kullanan Yıldırım, meselenin gazetecilik olmadığını öne sürerek medyaya yönelik aba altında sopa gösteren tehditvari ifadeler kullandı. Onlarca gazetecinin haberleri, binlerce muhalifin ise fikirleri nedeniyle cezaevinde olduğu Türkiye’de, eleştiri yapanlara bir şey olmadığını akıl almaz şekilde iddia eden Yıldırım’ın sözleri şöyle:
“Bütün bunlar ortada iken birçoğunda asıl meselenin gazetecilik olmadığını hepimiz biliyoruz. İnsanlar fikirlerini söyler, eleştirilerini de yapar. En keskin şekilde yapanları da görüyoruz. Bunlara herhangi bir şey oluyor mu? Olmuyor ama siz gidip terör örgütü ile haşır neşir olursanız, terör örgütünü cesaretlendirecek, ona lojistik destek faaliyetlerine girerseniz, bu gazetecilik değil. Bu başka bir şey. Terör örgütlerinin finans, kamuoyu oluşturma, silah ve lojistik ayağı var. Bunlar bizim durumumuza özel. Durumumuz Almanya değil. Almanya bir terör örgütü ile mücadele ediyor mu?”