Manisa’nın Soma İlçesi’nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8’i tutuklu 46 sanıklı davaya, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde, yerden devam edildi. Duruşmaya, faciaya tanıklık eden işçilerin ifadesindeki insanın kanını donduran ayrıntılar damgasını vurdu.
İşte 301 kişinin öldüğü Soma maden faciasına tanıklık eden işçilerin o ifadesinden başlıklar;
Bant görevlisi Serhat Üzer: Çalışanlar arasında maskeyi takmasını bilmeyenler vardı
-Olay günü 4’üncü bant kuyruğunda görev yapıyordum. Saat 14.30 sıralarında malzeme almak için 2’nci bant bölgesine gittim. Buraya ulaştığım zaman elektrikler, kesildi, bant durdu. Aşağıdan duman geldi. Dumanda kömür kokusu vardı. Biraz ilerledim, bazı arkadaşların dumandan etkilendiğini gördüm. Maskesini, takmayı tam bilmediklerinden ya da heyecandan takamayanlar vardı. Yürüyemeyecek durumda olanlarla yukarı çıktık
Bant görevlisi Serhat Üzer: Müfettişlere özel yemek sofrası kurardık
-Olaydan önceki son 3 ayda ocakta kısa ve uzun süreli elektrik kesintileri oldu. H ve S panolarındaki sıcaklık arttıyor ve havalandırma yeterli değildi. Ocakta denetleme yapmak üzere müfettişlerin geleceğini önceden bilirdik. Onlar gelmeden ocak içindeki atık malzemeleri toplardık. Hatta ocakta normalde olmayan yemek masalarını bile kurardık
İşçi Fehim Dinç: Kömür yarışı olmasa, bu facia yaşanmazdı
-Havasızlık ve sıcaktan zaman zaman bayılma noktasına geldiyorduk. Kömür taşıyan bant durduğu zaman 30 yerden telefon gelirdi, ama hayati tehlike gerektiren durumlar umursanmıyordu. Kömür yarışı olduğu için işçiye baskı vardı. Ben kalbimden geçirirdim, bu kadar baskı sonrasında bu şirketin başına kötü bir olay gelecek diye
“İşçilerin yukarı çıkması için yapılan asansörle kömür taşınıyordu”
-Ocakta son zamanlarda özellikle son üç ayda üretim baskısı çok artmıştı. Ben üretimde olmamama rağmen benden bile fazla mesai yapmam isteniyordu. Çalışan işçilerini yukarı kolay çıkması için kullanılan insan nakil bantlarında bile, kömür taşınıyordu. Bunun için işçiler o yorgunluktan sonra yürüyerek çıkmak zorunda kalırlardı. Ben kaç kez ya banyo yapamadım ya da servisi kaçırdım.
“Az kömür çıkınca vardiya amirlerine hakaret ediliyordu”
-Üretilen kömürün taşındığı bant durduğu zaman görevlilere 30 kez telefon geliyordu. Bu durumda kalan bir arkadaşım, telefon konuşmasından sonra kendisine artık ne gibi hararet edildiyse, ne dendiyse, geldi sinirden telefonu yere çarpıp kırdı
Bant üzerine ağır bir kömür yada taş parçası geldiği zaman zorlanıyordu. O bant durduğu zaman 30 kez arıyorlardı ama ölüm tehlikesi olduğu zaman aranmıyordu. Benden bant çalıştığı sırada bile tamir yapmam istendi, ölüm tehlikesinde bile bant çalıştırılıyordu