Medipol Başakşehir FK, İBB Başkanvekili damat Göksel Gümüşdağ’a 7 milyona ihalesiz satıldı, stat hediye edildi. Takımın gerçek değeri 80.8 milyon Avro!
Damada Kıyak Satış
Arda Turan’ı maç başı, bonus ve diğer ödemeler dahil yaklaşık 10 milyon Avro’ya transfer eden Medipol Başakşehir FK’nin, İBB Başkanvekili Göksel Gümüşdağ’a, ‘yok pahasına satıldığı’ ortaya çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediyespor adı ile markalaşan kulübün bugünkü tahmini değeri 80.85 milyon Avro!
İstanbul’un takımı idi!
Cumhuriyet gazetesinden Hasan Al’ın haberine göre, İstanbul Büyükşehir Belediyespor, 1990’da Nurettin Sözen döneminde kuruldu. Süper Lig’e 2007’de Kadir Topbaş döneminde çıktı. Ancak 2013 yılında küme düştü. 2014’te tam Süper Lig’e çıkmak üzereyken futbol şubesi belediye ana yapısından ayrıldı. İstanbul Başakşehir Futbol Yatırımları AŞ oldu. Ticaret sicil gazetesinin 10.06.2014 tarihli 8557 sayılı nüshasına göre de Göksel Gümüşdağ ve 6 arkadaşı tarafından kurulan 7 milyonluk bir sermaye şirketine dönüştü. Mustafa Saral, Mehmet Nuri Ersoy, Ömer Faruk Ayvacı, Mahmut Volkan Sarıhan, Mesut Altan, Kaan Şahin ise diğer hissedarlar. 24 yıl bir kamu kurumu olarak faaliyet gösteren İBB Spor, yaklaşık 3 yıldır Gümüşdağ ve arkadaşlarının kulübü olarak faaliyet gösteriyor. Göksel Gümüşdağ’ın İBB Başkanvekili olması ve yönettiği bir kamu kurumunun kulübünü etik olarak alması ve yaptığı evlilik dolayısıyla saraya yakın olması ayrı bir tartışma konusu. Ancak buradaki asıl sorun ‘akrabalık’tan çok İBB Spor’un, Göksel Gümüşdağ ve arkadaşlarına kaça satıldığı!
İhalesi yapıldı mı?
İBB bünyesindeyken CHP’nin 2014 yerel seçimlerinde gösterdiği tepki nedeniyle isim ve şekil değiştiren İBB Spor’un satış süreci sancılı. O dönemle ilgili, “İhaleye katılan başka firma ve şahıslar oldu mu? Kamu kurumuna ait bir futbol kulübü, özel kulübe dönüşebilir mi? İBB Başkanvekili olan Göksel Gümüşdağ’ın, yönettiği kamu kurumuna ait bir kulübe sahip olması yasal açıdan mümkün mü? Bu alışverişten önce futbol ekonomisinden anlayan bir bilirkişi heyeti tarafından değer saptaması yapıldı mı?” gibi sorular gündeme geliyor. İddialara göre ise ortada çok büyük bir rant var. Diyelim Başakşehir Futbol Yatırımları AŞ, sezon sonu çok büyük bir bedelle satıldı, ki Katarlı işadamlarının bu kulüple ilgilendiği medyada yer alıyor. İşte bu satış gerçekleşirse rant kamu yerine kişilerin cebine akacak. Otoriteler, Süper Ligde borçsuz bir kulübün, hele kadro zenginliğine sahip bir ekibin değerine paha biçemiyorlar. İstanbul’da amatör kulüplerin, 3. lig takımlarının statları yıkılırken kamuya ait bir şirkete el değiştirdiği anda bugünkü değeri en az 200 milyon lira olan modern bir stat hediye edilmesi de eşitsizlik anlamında büyük bir sıkıntı. 600 takım, 98 sahada kendine yer bulamıor. Statları ellerinden alınan kulüpler, “Bu tür örnekleri geçmişte Saddam’ın Irak’ın da, Esad’ın Suriye’sinde gördük. Ancak Türkiye laik, sosyal, demokratik bir hukuk devletidir. Nasıl oluyor da böyle bir rant kamuoyunun gözü önünde birilerine veriliyor ve buna sessiz kalınıyor? Arda transferini yazmak gazetecilik değildir. Gazetecilik bu alışverişin perde arkasını sorgulayabilmektir” diyorlar. Yazarımız Bilgin Gökberk’in sosyal medyada yazdığı gibi “Ülkede spor medyası olsa şu soruyu sorardı: Arda Turan referandum öncesi evet yerine hayır videosu çekse bu transfer gerçekleşir miydi?”