02 Temmuz 2024 Salı
Ana sayfa » Bir Hacıyatmaz Portresi İlnur Çevik
Bir Hacıyatmaz Portresi İlnur Çevik

Bir Hacıyatmaz Portresi İlnur Çevik

Barzani, Talabani, Süleyman Demirel, Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Tansu Çiller, Fetullah Gülen, Abdullah Öcalan, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Tayyip Erdoğan. Birbirinden farklı bu kadar isimin ortak noktası tek bir kişide toplanıyor o da İlnur Çevik. Gazeteci kimliği yanına tüccarlık eklenmiş bir isim. Bir dönem Barzani ve Talabani ile kurduğu yakınlık ile Kuzay Irak’ta müteaahhitlik yapmış sonra iflas edince danışmanlık serisi başlıyor. Çok farklı devirlerin hep ayakta kalan ismi Emin Çölaşan’ın  ifadesi ile “İlnur, hacıyatmaz gibidir”

Son olarak İlnur Çevik Twitter hesabı üzerinden, ‘hayır’ oyu verecekleri kaosla tehdit etti.  “Hayır diyenlere: 7 Haziran sonrası Türkiyedeki kaos ve istikrarsızlığı mumla ararsınız” diye yazdı. Peki kim bu her devirde ayakta kalan İlnur Çevik. Kısaca öğrenmek için  13 Şubat 2016’da Emin Çölaşan’ın yazısına bakalım.

” İlnur Çevik. Bir zamanlar Ankara’da İngilizce yayınladığı bir gazetesi vardı. Yabancı diplomatları tanırdı.Sıradan bir gazeteci iken ne yapıp yaptı ve devleti yönetenlerin yakın çevresine sızmayı başardı…. Talabani ve Barzani ile yakınlık kurmuştu. Sık sık Kuzey Irak’a gidip bizim hükümetlerle onlar arasında mesaj taşırdı.İkisinin de paralı danışmanı oldu! Sonra onlarla dostluğunu iyice artırmayı başardı. Bu kez Kuzey Irak’ta inşaatçılığa girişti. Şirketler kurdu ve 65 milyon dolarlık iş kaptı.Ayrıca Kürtlere bir de parasını peşin alıp televizyon kanalı kurdu. Ankara’da İngilizce yayınlanan Turkish Daily News isimli gazetesine de artık gerek kalmamıştı. Gazeteyi sattı.

İlnur’u neredeyse bütün başbakanların “Danışmanı (!)” olarak görmeye başladık.B asın toplantısına gidersiniz, Erbakan’ın sağında oturan bizim İlnur!..İktidar değişir, Tansu Çiller başbakan olmuştur… Ama devleti kocası Özer Çiller’le birlikte yönetir…Her ikisinin başdanışmanı yine İlnur. Özer Çiller Ankara’da AB büyükelçileri ile toplantı yaparken tutanakları yine o tutmaktadır .İktidar yine değişir, bu kez Turgut Özal devlete yerleşir…İlnur bu kez onun ve ekibinin yanında! Sonra Demirel gelir, başdanışmanlığı görevinde İlnur! Bütün devlet sırları ona emanettir. Demirel’in ABD gezisinde, Beyaz Saray bahçesinde onun şapkasını taşırken yayınlanan fotoğrafları unutulmaz. Hepsinin akıl hocası, her devrin adamı. Son olarak kendisini 2003 yılında AKP kongresinde gördük. Bu kez AKP delegesi olmuş, Recep Tayyip için kulis yapıyor ve oy kullanıyordu.

İlnur Çevik hacıyatmaz gibidir. Kim iktidar olursa, kim güçlüyse onun dibinde ve yanıbaşında, yol gösteriyor, büyük aklı ile memlekete hizmetler veriyordu! İşin ilginç yanı, bu süreçte Diyanet’in de danışmanlığını yapıyordu. Aynı süreç içerisinde cemaatin Zaman Gazetesi’nde köşe yazarı… Ve Ankara’da barların ve içkili restoranların sıralandığı Arjantin Caddesi’nde içkili mekân sahibi! Restoranın adı Daily News! Bir yanda Müslümanlık taslıyor, öbür yanda ise içki satıyordu. Ruhsatsız içki sattığı ortaya çıkınca önce inkar etti,  sonrasında restoranı kapatıldı….Barzani, Talabani, Erbakan, Çiller, Özal, Demirel, Diyanet ve şimdi de Recep Tayyip! Adamda hiç boş yok. Oldun mu İlnur gibi olacak ve kim güçlüyse ona yanaşacaksın.”

İlnur Çevik’in başdöndüren hayatından bazı kesitler:

1992 Nuriye Akman Hürriyet Gazetesi İlnur Çevik Röportajı

Başbakanlık Danışmanlığınız, gazeteci objektifliğinize gölge düşürmüyor mu?

Hayır. Daily News 31 yıldır Türkiye’nin dışarıya açılan penceresi… Politikası demokrasiyi savunmak. Demokrasiyi ihtilalden bu yana 11 yıldır savunan var mı Demirel’den başka? Bir de Ecevit var. Onu da sever, desteklerim. Demokrasiyi savunan bu insanları savundum ben. Bülent Bey’in fikirleri bana tam oturmuyordu. Ben zaten sosyal demokrat değilim. Liberalim, muhafazakârım.

Türkiye’ye döndüğünüzde de otomatikman liberal oldunuz.

Tabii. Muhafazakârlık Türkiye’de ya aşırı dincilik ya aşırı nasyonalizm oluyor. Şimdi ben kimi destekleyeceğim? Demirel’den başka insan yok ki, ‘Demokrasi’ diye bağıran.

1999 İmralı Öcalan Yargılaması

Abdullah Öcalan İmralı’da yargılandığı duruşmada Erbakan’ın başbakanlığı döneminde kendisine gönderdiği bir mektubun İlnur Çevik tarafından iletildiğini söyledi.

16 Kasım 2002 Emin Çölaşan Hürriyet

İlnur Çevik. O bir ‘‘gazeteci’’ ve çok yönlü bir arkadaş. Kim iktidar olursa, İlnur onun yanında! Ankara’da Daily News isimli İngilizce gazete çıkarıyor. Aynı ismi taşıyan bir bar işletiyor. Ortağı ile arasında milyonlarca dolarlık para ihtilafları ve dolandırıcılık iddiaları çıkıyor, mahkemelik oluyor. Başbakan Demirel 1992 yılında Washington’da, Beyaz Saray’da. Gazeteciler bahçede beklerken, İlnur Çevik elinde Demirel’in şapkasını taşıyor. Gazetelerde şapka ile fotoğrafları çıkıyor. O günlerde Demirel’in örtülü danışmanlığını yapıyor. Tansu Çiller başbakan. Devlet işlerine karışan kocası Özer Çiller Başbakanlık Konutu’nda Ankara’daki Batılı büyükelçilerle toplantı yapıyor.İlnur orada hazır, tutanakları tutuyor. Necmettin Erbakan başbakan. İlnur Çevik bu kez onun resmi olmayan danışmanı. Sürekli Erbakan’ın yanında ve gezilerinde…

Ve şimdi AKP iktidarda. İlnur bu kez onların genel merkezinde boy gösteriyor. Dün AKP’de Talabani ile yapılan toplantı sonrasında çevirmenliği yine bu ‘‘gazeteci’’ yapıyor. Çevirmenlik kimin adına? Talabani mi, AKP mi? Her dönemde ve her devirde iktidar sahiplerine böylesine nüfuz edip onlara yaklaşmak ve hizmet vermek, böyle inanılmaz bir beceri sahibi olmak, her ‘‘babayiğit gazetecinin’’ başaracağı iş değil.

22 Haziran 2004 Vatan gazetesi röportajından:

Abdullah da (Dışişleri Bakanı Gül) benim çok eski, yakın arkadaşımdır. O da hep açar bana sorar. Şu konuda ne diyorsun sen? Ne düşünüyorsun diye. Aynı şekilde Talabani ve Barzani de sorar. Artık aile dostluğumuz var çünkü. Benden ters bir şey de duysa adam alınmaz. Ya İlnur burada bir şey söylüyor bize der…

KTV diye bir Kürt TV’sini ben kurdum. Barzani’nin şu meşhur KTV’si. Bu kurulurken de gördük, daha sonra da gördük. Havaalanları çok önemli. Tek gidilebilen yol şu: Uçakla Diyarbakır’a geleceksiniz. Diyarbakır’dan karayoluyla Habur üzerinden Süleymaniye, Erbil’e gideceksiniz. Bu 7-8 saatlik bir yol. Zamanında yalvardık. Turkcell’i sokalım diye. Yıl 1997’diydi. Asker PKK’nın eline geçer diye istemedi. Halbuki o telefonları Türkiye dinleyecekti. Buna izin vermemek Türkiye’ye yapılabilecek en büyük kötülüktü..

27 Eylül 2006 Akşam gazetesi yazarı Güler Kömürcü:

“Bu satırları Kuzey Irak’tan yazıyorum, Kerkük’e yaptığımız bu gezi, süreç itibarıyla derin stratejik açılımlarla yüklü. Şimdi, uzatmadan size ilk durak Erbil’den izlenimlerimi, ardından Kerkük notlarımı sunmak istiyorum: Erbil’de Çevik karşıladı. Zagros Grup’a ait Laveen Havayolları ile pazartesi akşam Erbil’e geldik ve sürpriz (!)havaalanında bizim ekibi gazeteci-işadamı İlnur ÇEVİK karşıladı, hangi kimliğiyle biliyor musunuz; kendi tanımıyla “Kürdistan devleti” adına Türk ekibine hoş geldin dedi. Yanında ise Barzani’nin Dış İlişkiler yöneticisi Rawand Darvesh vardı. Bendeniz kanım buz tutmuş vaziyette Türkiye’nin ve de tüm dünyanın KÜRDİSTAN Devleti olarak kabul etmediğini İlnur Çevik beye hatırlatmama rağmen, beyefendi biz kabul etmesek de konuşmasının devamında Kürdistan Devleti vurgusunda ısrar ederek, Erbil’de yaptığı mükemmel işlerden, bu işlerinin cirosunun 110 milyon doları aştığından, Barzani Ailesi ile olan yakın dostluğundan, Barzanilere de yıllardır danışmanlık yapmanın verdiği gururdan bahsetti. Kandil’e dolmuş var. Bu arada Türk Genelkurmay’ının Güneydoğu politikalarına da sert eleştiriler getirmeyi ihmal etmedi. Bitmedi, işadamı-gazeteci ve de Barzani dostu İlnur Çevik bey dediler ki: “Eğer PKK’nın Kandil Dağı’ndaki kamplarına gitmek isteyen olursa Erbil’den bir taksiye binip-Kandil-demeniz yeter.”

2008 yılı Sabah Gazetesi haberi:

“Irak’ta 250 milyon dolarlık yatırım yapan İlnur Çevik, 80 milyon dolarlık alacağının ödenmediğini belirterek iflas ettiğini açıkladı. Günlük çıkardığı The New Anatolian gazetesini de kapatan Çevik, “Talabani’nin en has adamlarından birisiyim. Barzani ile de ilişkimizi kıskanan yerel yöneticiler oldu” diye konuştu.  Çevikler İnşaat, ABD’nin Irak’ı işgal ettiği 2003 yılında Süleymaniye, Dohuk ve Erbil’de inşaat işleri aldı. Ancak yerel yönetimle yaşadığı sorunları öne süren Çevik, Talabani ile Barzani nezdinde yaptığı girişimlerden de bir sonuç alamadığını söyledi ve 10 Aralık’ta Dışişleri Bakanlığı ile Irak Özel Temsilciliği’nden yardım talebinde bulundu. 80 milyon dolar alacaklıyım. Irak’ta inşaatlarda çalışan bin 200 personelin maaşlarını, vergi ve SSK borçlarını da ödeyemediklerini ifade eden Çevik, şunları söyledi: “Süleymaniye’deki havaalanı inşaatını bitirdikten sonra Erbil’de aldığımız bin 500 konutun yüzde 15’ini, yine Erbil’de 504 konutun yüzde 57’sini, Erbil Kongre Merkezi inşaatının yüzde 47’sini ve Dohuk Üniversitesi’nin yurt inşaatlarının da yüzde 34’ünü bitirdik. Bütün bunlardan kaynaklanan yaklaşık 80 milyon dolarlık alacağımızı ise vermiyorlar.”

2011 Aydınlık gazetesi:

İnşaatçı-gazeteci İlnur Çevik, Kuzey Irak’ta 4 bin konutluk inşaatı ihalesiz aldı. Bitiremeyince hükümetten “Çimentoya zam geldi” deyip 8 milyon dolar aldı. Irak hükümeti tutuklama kararı çıkarttı. Barzani Ailesi’ne yakınlığıyla tanınan Çevik, bu sayede Kuzey Irak’ta Türk müteahhitlere milyon dolarlık iş bağlıyordu. Ancak Çevik’in “Yakın arkadaşım” dediği Neçirvan Barzani’yi 8 milyon dolar dolandırdığı, hükümetin de hakkında tutuklama kararı çıkarttığı öğrenildi.

10 Ağustos 2012 Habertürk Serpil Yılmaz:

İlnur Çevik, Erbil’deki bir söyleşimizde “Talabani, Türkiye’deki müteahhitleri Irak’a getirmem karşılığında aracılık payı vermeyi öneriyordu. Kendim yatırımcı olmayı tercih ettim ve Çevikler İnşaatı’ı kurup projeleri aldım” diyerek elini taşın altına soktuğunu anlatıyordu.
2009’a gelindiğinde Çevikler İnşaat’ın 3-4 yıldır süren 10 bin konutluk inşaat projesinin altından kalkamayacağı belli oldu. Karşılıklı suçlamalar başladı. Yerel iş ortaklarına ve çalışanlarına borçları biriken Çevikler İnşaat iflasını istedi. Devreye Türkiye’den kaçıp Kuzey Irak’a yerleşen Söylemez Kardeşler girdi. “Üniformalılar Çetesi” olarak anılan Dr. Mehmet Söylemez ve kardeşi Faysal Söylemez, Erbil’de kendilerine yeni bir düzen kurmayı deniyorlardı.
Faysal Söylemez, Erbil’deyken telefonla kendisine ulaştığımda, Black Hawk Construction şirketini kurduklarını ve Çevik’in işini çözmek üzere olduklarını söylüyordu. Söylemez Kardeşler Erbil’de de tutunamadı, ülke dışına çıkarıldılar…
Devlete geçen Çevikler’in yarım kalan projesi 2011 ‘in son günlerinde Erbil kamu idaresi tarafından ihaleye çıkarılarak, Bursalı işadamı Ahmet Taşyakan ile Kürt işadamlarından (İran kökenli) Muhammed Newrozi’ye verildi.

6 Şubat 2014 Twitter

Tayyip Erdoğan ve Fethullah Gülen için “Can dostlar” diyen Çevik, şöyle devam etti: “Erdoğan ve Gülen anlasın: Can dostlar ölümüne düşman oldu. Düşmanlar zil takıp oynadı. Olan ülkemize oldu.

ilnur1

17 Eylül 2015  Soner Yalçın

Hayri Birler’in adını ilk duyduğumda -İlnur Çevik’in sahibi olduğu Turkish Daily News haber müdürüydü. Aynı zamanda özel haberler yapardı. Sonra… Asıl kadrosu olan MİT’e döndü. Buradan emekli oldu.

1 Şubat 2016 Twitter

ilnur999

 

22 Şubat 2017 28 Şubat Davası

28 Şubat davası duruşmasında tanık olarak dinlenen dönemin Başbakanı Erbakan’ın özel danışmanı İlnur Çevik: – “Erbakan’ın istifasından dört beş gün önce, Erol Özkasnak beni arayarak, çay içmeye çağırdı. ‘Biz bu hükümetin gitmesini istiyoruz, git istifa etmesini söyle’ dediler. Özkasnak: “Böyle bir konuşma olmadı. Çevik’i şahsi dostluğuma binaen, ki öyle değilmiş, çağırmıştım. PKK ile mücadele kapsamında Turkish Daily News’in destek olmasını istedim

7 Mart 2017 Twitter

ilnur000