CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok Akatlı, Silivri Cezaevi’nde tutuklu olan Barbaros Şansal‘ı ziyaret etti ve görüşme notlarını açıkladı… O notların yayınlandığı gün Barbaros Şansal hakkındaki iddianame de kabul edildi. Şansal için “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla 3 yıl hapis cezası istendi.
Sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklanan ünlü modacı Barbaros Şansal hakkında mahkemenin iadesi üzerine savcılıkça yeniden hazırlanan iddianame kabul edildi. İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi hazırlanan ikinci iddianameyi kabul etti. Tutukluluk halinin devamına karar verilen Barbaros Şansal, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçundan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle 16 Mart’ta hakim karşısına çıkacak.
Şansal, ziyarette CHP’li Akatlı’ya yakalanma ve tutuklanma sürecinin hukuksuzluğu hakkında bilgiler verdi. Şansal Twitter paylaşımlarından 6 saat sonra Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği tarafından doğrudan Kıbrıs Azınlık Hükümeti Başbakanı’nın aranmak sureti ile yasadışı mahkeme kararı ile derdest edildiğini, şahsi tüm mal varlıklarına usulsüzce el koyulduğunu ve sınır dışı edildiğini anlattı.
“O görüntüler polis tarafından çekildi”
Bu süreçte gece yarısı havaalanında polis tarafından havaalanı çalışanlarının arasına bilinçli bir şekilde atıldığını ve kendisine yönelik linç girişiminin desteklendiğini belirten Şansal, linç esnasında görüntülerin havaalanı polisi tarafından anında çekilerek kasten servis edildiğini ve bunun üzerine fiziki linç girişiminin hedef gösterme ve tehdit şeklinde yaygınlaştırıldığını söyledi.
“Ülkeyi terketmeyeceğim”
Şansal iddianamesinin düzenlenmiş olmasına rağmen halen onaylanmayarak hukuksuz şekilde alıkoyulduğunu, suç unsuru bulunamadığı halde sürecin bilinçli olarak uzatıldığını aktardı. Hukukun olması gerektiği gibi işletildiği koşulda kısa bir süre içerisinde tahliye edilmesi gerektiğini, bunu beklediğini aktaran Şansal, serbest kaldığı andan itibaren can güvenliğinin ağır tehdit altında olacağını söyledi. Avukatları aracılığı ile Lahey, Brüksel ve Berlin’de yaşaması konusunda kapıların açık olduğu Avrupa ülkeleri tarafından bildirildiği halde bunu istemediğini, bu ülkeyi terk etmeyeceğini söyledi.
“Kaçakların iade edilmemesinde kendisine yönelik linç girişimin etkisi olduğunu düşünüyor”
Tüm süreç içinde kendisini en çok üzen iki konudan birinin halen dava açılmamış olması, hukukun bilinçli şekilde ihlal edilmesi olduğunu söyleyen Şansal, darbe girişimi kaçaklarının iade edilmeyişinde kendisine yönelik linç girişiminin dünya kamuoyunda yankı bulmasının etkisi oluşuna duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Türklerin barbar olarak algılanmasına neden olan bu durumun bu ülkenin gerçeği olmadığını ve buna çok üzüldüğünü belirten modacı Şansal, kendisini ziyarete gelen vekillerle görüşten döndüğünde koridorda gardiyanların kendisine ‘Sen gazeteci misin ki vekiller ziyaretine geliyor?’ şeklinde bir soru yöneltilmesini, Türkiye’de basın özgürlüğü ve hak ihlallerinin geldiği boyutun ironik bir özeti olarak değerlendirdi.
Kıbrıs hükümeti yetkililerinin açılan davayı geri çekmesi için deport kararını kaldırma teklifi yaptığını belirten Şansal, bunun kararın usulsüzlüğüne ek bir dayanak olduğunu söyledi ve kararda İçişleri Bakanı’nın imzasının olmadığını belirtti.
“Cezaevinde taciz ediliyor”
“İlk günlerde yoğun taciz ve tehditlere maruz kaldığını ancak son durumda bu koşulun ortadan kalktığı bilgisini verdi. Sabaha karşı kapısına vurularak küfürler ve cinsel tercihine yönelik lolipop gibi ve daha ağır tanımlamalar ile taciz edildiğini anlattı. Basında yer alan haberlerden sonra kötü muamelenin durduğunu ancak yönetimin hoşnutsuzluğunu ve rahatsızlığını da “Basına neden verdiniz? Dilekçe yazsaydınız” şeklinde dile getirdiğini anlattı. Yine de önceki muamele ve yoğun hedef göstermeye muhataplığı nedeni ile can güvenliği endişesi olduğunu ve kantinden beslendiğini söyledi. Haftalık 300 TL kantin hakkının yetersiz olduğunu belirterek kendine bir diyet oturttuğunu ancak son haftalarda kantin koşullarında zaten sınırlı olan besinleri temin edemediğini, beyaz peynir vb. gıdaların bittiğinin söylenerek temin edilmediğini söyledi. Tecrit koşullarında koridorun en sonunda önünden kimsenin geçmediği bir koğuşta tutulduğunu, hemen yakınında Meral Danış Beştaş’ın bulunduğunu söyledi. Mektup alamadığını, mektupların kendisine iletilmediğini, kitap temininde güçlük çektiğini belirtti.”
“Cezaevinde kitap yazıyor”
“Makam Odası Linci adlı bir kitap yazmakta olduğunu, bu kitabın Cumhuriyet Gazetesi’nde eskiden olduğu gibi tefrika edilmek üzere anlaştığı bilgisini paylaştı. Kitap yaşadığı süreç ile ilgili bilgiler ve gözlemlerini içerdiğini söyledi. Barbaros Şansal cezaevinden çıktığında terzilik mesleğini bırakacağını ve uluslararası tanınırlığının gücünü ve zamanını insan hakları aktivisti olarak değerlendireceğini belirtti.”
“Berat Albayrak sorumlu”
“Yaşanan sürecin arkasında Berat Albayrak’ın olduğunu düşündüğünü söyledi. Kıbrıs’ta karşılaştığı Albayrak aile fertleri ile ilgili “Albayraklar $ dalgalandırıyor” tweet’i sonrasında kendisini aileden olduğunu beyan eden bir kadının telefonla arayarak hangi otelde olduğunu sorduğunu ve nahoş bir görüşme yaşadığını aktarıyor.