17- 25 Aralık büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu dosyası ABD’de kara para suçlamasıyla yargılanan Reza Zarrab dosyasına girdi. Zarrab’ın avukatlarının “Türk Adalet Bakanlığı belgelerin doğruluğunu onaylasın” talebi ise reddedildi. Mahkeme başkanı ” fezleke internette kamuya açık halde. Türk Bakanlığı gerekli görür ve isterse kendisi bakabilir” dedi.
New York’ta devam eden Sarraf davasının hakimi Berman, dün aldığı bir kararla iddia makamını mahkemeye davet etti. Hakim Berman ve New York Güney Bölgesi Başsavcılığı yetkililerinin gerçekleştirdiği toplantı sonrasında gizli kalmak kaydıyla 10 Kasım tarihinde Başsavcı Preet Bharara tarafından kaleme alınan yeni bir dilekçe daha Federal Adalet Sisteminde akşam geç saatlerde yayınlandı.
Zarrab’ın avukatları: Türk Adalet Bakanlığı’na sorulmalı
Sarraf’ın avukatları, savcılığın Türkiye’de hazırlanan fezlekeyi, Federal Sulh Mahkemesi’ne sunarak, Sarraf ve davada adı geçen diğer kişilerin e-posta yazışmalarını görmek için yasal izin aldıklarını belirtiyor ve bu durumun kabul edilemez olduğunu savunuyor.
Sarraf’ın avukatları Türkiye’de kapatılan bir soruşturmayla ilgili hazırlanan bir fezlekenin hükümet kayıtlarına geçmiş olsa bile komplo iddiaları nedeniyle geçersiz olduğunu belirttiler.
Mahkemeye yapılan başvuruda söz konusu fezlekenin geçerli olup olmadığı konusunda muhatabın Türk Adalet Bakanlığı olması ve oradan görüş alınması gerektiği savunuldu.
“Türk Bakanlığı isterse internetten bakabilir”
Amerika’nın Sesi sitesinden Can Kamiloğlu’nun haberine göre, savunma makamının, fezlekenin doğruluğunu Türk Adalet Bakanlığı’nın doğrulaması talebine dikkati çeken savcı, fezlekeyi zaten internette kamuya açık hale getirdiklerini hatırlattı ve dilekçesinde, “Türk Bakanlığı gerekli görür ve isterse kendisi bakabilir” ifadesine yer verdi.
“Türkiye ABD Adalet sistemini bilmeden müdahale etmeye çalışıyor”
Bharara dilekçesinde Türk Adalet Bakanlığı’nı, Amerikan hukukunun bir belgeyi nasıl kullanacağına müdahale etmekle de suçladı. New York Güney Bölgesi başsavcısı dilekçede, Türkiye’nin Amerikan adalet sisteminin nasıl çalıştığını bilmeden müdahale ettiğini savunuyor.
Bharara’nın mahkeme yargıcı Berman’a sunduğu dilekçede iki noktaya da dikkati çekiyor. Bunlardan biri, Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile görüşmesinde Sarraf davasını gündeme getirmesi, diğeri de Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın bir süre önceki Washington ziyareti sırasında Amerika Adalet Bakanı Loretta Lynch ile görüşüp Sarraf davasının hiçbir delile dayanmadan görüldüğünü savunması ve Sarraf’ın serbest bırakılıp Türkiye’ye gönderilmesini talep etmesi…
“Fezlekenin doğruluğunu FBI teyit etti”
Bharara, imzalı dilekçede kanıt olarak mahkemeye sunulan fezlekenin doğrulunun İstanbul’da görevli FBI yetkilileri tarafından teyit edildiği belirtildi. “ Sarraf, sunulan fezlekenin güvenilmez olduğunu bu soruşturmanın kendisi ve diğerleri için siyasi gerekçelerle yapıldığını ifade etsede sonuçları bakımından, bu fezlekenin ortaya çıkması sonrasında soruşturmayı yürütenler ya tutuklandılar yada görev yerleri değiştirildi. İstanbul’da görevli FBI ajanları sunduğumuz bu fezlekeyle ilgili doğruluğu yönünde emin oldukları konusunda görüş bildirdiler. Gerek dava dosya numaraları ve fezlekenin hazırlanış formatının Türk güvenlik güçlerinin kriterlerine uygunluğunu ifade ettiler. Türk emniyet güçleri tarafından hazırlanan, yüzlerce sayfadan oluşan fezlekede tipik bir yasal güvenlik gücü soruşturma yöntemi uygulandığı görülüyor. Fiziki dinleme ve takip, telefon kayıtları, finansal analizler, elektronik araştırmalar yapılmış. Telefon konuşmaları kaydedilmiş, yüzlerce fotoğraf, imaj, ekran kayıtları, finansal kayıtlar elektronik ve fiziki kayıtlar yer almış. Hazırlanan fezlekede bulunan şahıslar gerçek kişiler, telefon kayıtları ve fotoğraflar gerçek. ABD yetkili makamlarının da bu konuda yapmış olduğu bağımsız soruşturmada vardığı kanı hazırlanan fezlekeyle örtüşüyor. ” denildi.
17 Aralık fezlekesi Federal Adalet Sistemine resmen girdi
New York Güney Bölgesi Başsavcısı Preet Bharara, mahkemeye bugün sunduğu 31 sayfalık dilekçede Sarraf’ın avukatlarının, fezlekeyi doğru olmadığını ve elde edilen e posta yazışmalarının delil olamayacağı iddiasının kabul edilemez olduğunu savundu.
Bharara, Türkiye’de 17 Aralık operasyonun başlamasına neden olan ancak daha sonra kapatılan 400 sayfalık 17 Aralık fezlekesinin İngilizce çevirisi ve fezlekede yer alan görseller ve tapelerinde yer aldığı dosyayı elektronik olarak Amerikan Federal Adalet Sistemi’ne koydu.
Bu şekilde Türkiye’de yayın yasağı getirilen ve engellenen 17 Aralık fezlekesi kamuya açık bir şekilde dava dosyasına girmiş oldu.
Bharara, 31 sayfalık gerekçeli itirazında savunmanın e-postaların hukuksuz elde edildiği görüşüne katılmadığı vurguladı.
Sarraf’ın olayı siyasileştirmek istediğini öne sürdü. Bharara, ABD’de görülen davanın Türk politikacıları ilgilendirmediğini ancak Sarraf’ın suç ortaklarını da kapsadığını belirtti.