İngiltere Premier Liginde 132 yıl sonra tarihinde ilk kez şampiyon olan Leicester City’nin hikayesini BBC Türkçe yazdı…
İşte “Zirveye Ulaşan Gözden Düşmüşler Takımı” Leicester City’nin hikayesi;
Önce 3 önemli detay
-Leicester City teknik direktörü Ranieri, çalıştırdığı son beş takımdan kovulduktan sonra Leicester’da mutlu sona ulaştı.
-Leicester City sezona başlarken neredeyse bütün oyuncuları eski kulüplerinde tutunamadığı için lacivert-beyaz formayı üzerine geçirmişti.
-Tüm takımın maliyeti tek bir Cristiano Ronaldo etmiyor. Takımın İngiltere Premier Lig şampiyonu olma ihtimali sezon öncesi bahislerde 1’e 5000’di.
Kasper Schmeichel (Kaleci)
Manchester United’ın efsanevi kalecisi Peter Schmeichel’in oğlu olan Kasper, kariyerine Manchester City’nin antreman kalecisi olarak başlamıştı. İlk resmi maçına kiralık olarak yollandığı Darlington formasıyla 2006’de çıkan Schmeichel, ardından Burby ve Falkirk takımlarında da kiralık olarak oynadı. Manchester City formasıyla sadece 3 kez sahaya çıkabilen Schmeichel’ın menajeri, 2009 yılında BBC Spor Servisi’yle irtibata geçerek oyuncusunun takım aradığını, transfer sezonunun kapanmasından önce ilgilenen takımların kendisiyle irtibata geçebileceğini söylemişti.
Kasper Schmeichel Manchester United’ın efsanevi kalecisi Peter Schmeichel’in oğlu
“Büyük bir hayal kırıklığı” demişti
Kasper Schimeichel, Manchester United’la 5 Premier Lig şampiyonluğu kazanan efsane Peter Schimeichel’ın oğlu.
Schmeichel’ın menajeri, “Daha kimseden ses yok. Son dakikada kaleciye ihtiyacı olan birisini tanıyorsanız lütfen haber verin” diyordu.
Birkaç takımda daha kiralık olarak oynadıktan sonra kaleci Schmeichel’ın kontratını Leeds United aldı.
Ancak Leeds 2011’de Schmeichel’ı Leicester City’e sattığında Danimarkalı file bekçisi durumdan duyduğu hoşnutsuzluğu “Büyük bir hayal kırıklığı” olarak nitelemişti. Hiç kimse hâlâ aynı fikirde olduğunu sanmıyor…
Jamie Vardy (Forvet)
Leicester’a gelmeden önce başı dertten kurtulmayan Vardy, bir süre elektronik kelepçeyle gezmek zorunda kalmıştı.
Sezon boyunca Leicester taraftarlarını en çok sevindiren ve rakip ağları 22 kez havalandıran James Vardy’nin geçmişi de çok parlak değil.
Vardy, her ne kadar yetenekleri pek çok kişi tarafından daha önce de fark edilmiş olsa da, çalkantılı özel hayatı nedeniyle bir türlü istikrarlı bir futbol oynayamayan bir golcüydü.
Leicester’ın son dakika gol sevinci depreme neden oldu
Amatör lig takımı Stocksbridge Park Steels forması giyerken darptan hüküm giyen Vardy, bir süre elektronik kelepçe takmak zorunda kalmış ve akşam 06.00’dan sonra sokağa çıkması da yasaklanmıştı. O dönemler Vardy futboldan ancak ayda 120 sterlin, yani yaklaşık 150 euro kazanabildiğini söylüyor.
2010 ve 2011 yıllarında sırasıyla Halifax ve Feetwood formaları giyen Vardy, özellikle Fleetwood’da bir sezonda 31 gol atarak dikkatlerini üzerine çekmiş ve 2012’de de 1 milyon sterline Leicester City’e transfer olarak amatör ligden Premier Lig’e en büyük kontratla transfer olan oyuncu rekorunu kırmıştı.
Ancak Vardy, bu sezona da tartışmalarla başladı ve hakkında bir gece kulübünde tartıştığı kişilere ırkçı hakaretlerde bulunduğu iddia edildi.
Daha sonraysa Vardy, Kasım ayında üst üste 11 Premier Lig maçında gol atarak bu alanda da bir rekora imza attı.
Jamie Vardy, bu yıl Leicester’la 3 yıllık yeni bir kontrat imzalamış durumda.
Riyad Mahrez (Forvet)
Riyad Mahrez, Profesyonel Futbolcular Birliği PFA tarafından ‘Yılın futbolcusu’ seçilen ilk Afrikalı.
Bu sezon Profesyonel Futbolcular Birliği (PFA) tarafından ‘Yılın futbolcusu seçilen’ Cezayirli Riyad Mahrez, daha 15 yaşında Paris’in banliyölerinde yaşarken babasını kalp krizi nedeniyle yitirmiş birisi.
Fransa’daki futbol kariyeri boyunca hep ‘çelimsiz, sıska ve güçsüz’ olarak nitelenen Mahrez, bu sezonu her şeye rağmen 17 gol ve 11 asistle tamamlamayı başardı.
Arkadaşları Mahrezi ‘Sıska bir çocuktu diyerek hatırlıyor.
Paris’te yaşarken bir ara Juventus’un yıldızı Paul Pogba’nın kardeşi Mathias Pogba’yla ev arkadaşlığı yapan Mahrez’i Pogba, “Aşırı zayıf ve dağınık birsiydi. Tek yediği şey patates kızartması ve biftekti” diyerek anlatıyor. Söylentiye göre Mahrez daha geçen yıla kadar doğru dürüst taç kullanmayı bile bilmiyordu.
Wes Morgan (Savunma – Kaptan)
Jamaikalı defans oyuncusu ve Leicester’ın kaptanı Wes Morgan bir ara futbol kariyerinden ümidi kesip muhasebeci olmak için kurslara gitmeye başlamış. Leicester City’nin kaptanı Morgan, bir ara futbol kariyerinden tamamen vazgeçip muhasebeci olmayı kafaya koymuşken, talihi bir anda dönmüş.
Jamaikalı Wes Morgan, 2000 yılında Notts County takımı tarafından serbest bırakıldıktan sonra Dunkirk’te oynarken muhasebecilik kurslarına gitmeye başlamış.
Ancak o sezon Nottingham Forest Wes Mogan’ı keşfedip, kadrosuna dahil etmiş.
2012’de Leicester kadrosuna dahil olan Morgan’ın kentte bir de dövmeci dükkanı var. En sadık müşterilerse yine takım arkadaşları Jeffrey Schlupp Fuchs.
Ancak Morgan’ın sahadaki meziyetleri dövmeciliği kadar iyi değil. Bir röportajında “Bir seferinde domuz derisine dövme yapmaya çalıştım. Sonuç tam bir fiyaskoydu” diyor.
Claudio Ranieri (Teknik Direktör)
2004’ten bu yana hiçbir takımda tutunamamıştı
Claudio Ranieri 2004 yılında Chelsea’den kovulmuştu. 64 yaşındaki İtalyan teknik adam, Premier Lig kariyerine 2000 yılında Chelsea’yi çalıştırarak ve takıma efsanevi oyuncularından Frank Lampard’ı katarak başlamıştı.
Takımın ilk 11’ini sık sık değiştirdiği için eleştirilen Ranieri, 2004’te Chalsea’den kovulduktan sonra gittiği hiçbir takımda da tutunamamıştı.
Kibar kişiliğiyle tanınan ve oyunculara pizza ısmarlamak gibi jestleriyle Leicester taraftarının büyük sevgisini kazanan Ranieri, oyunculuk kariyerinde de hiçbir zaman sarı kart görmemiş bir isim.