Gazeteport

Ağır Kavga

 

Sözcü Gazetesi Yazarı Soner Yalçın ile Hürriyet eski genel yayın yönetmeni Enis Berberoğlu arasında “Mit Tırları” tartışması ağır iddialı kavgaya dönüştü. Soner Yalçın bugün “Cemaatin CHP İmamı” başlıklı yazısında aynı zamanda CHP milletvekili olan Enir Berberoğlu ‘na ağır iddialar yöneltti. Yalçın, “Cemaat lobisinin gücüyle Hürriyet’e genel yayın yönetmeni oldun!” ifadesini kullandı.

Soner Yalçın, ayrıca MİT TIR’larının görüntülerine ilişkin Enis Berberoğlu’na seslenerek “basın toplantısı düzenleyip gerçekleri kamuoyuna anlatacakken, görüntüleri neden sadece Can Dündar’a verdi? Amacı, Batı’da tanınan Can Dündar’ı hapse attırarak cezaevindeki Cemaatçi gazeteciler konusunu dünyaya duyurmak mıydı?” diye sordu.

Soner Yalçın’ın “Hürriyet imamı” başlığıyla yazdığı yazıdaki iddialara Enis Berberoğlu’ndan yanıt geldi. Yalçın’a, “Korkma kaçma; tanıklığa gel” diye seslenen Berberoğlu, yazıdaki iddiaları “yalan ve dedikodu” olarak nitelendirdi.

Enis Berberoğlu, Sözcü’ye yaptığı açıklamada şöyle dedi; “Minik Kuş, Soner Yalçın bugün yine âdeti üzerine köşesini yığma beton gibi döşemiş, sanki sayfaya kaçak kat çıkmış. Bu kadar çok yalanı, yanlışı, dedikoduyu alt alta sıralamaktan maksadı ne? Çünkü dünkü köşe kamuflajlı ihbar mektubundan birkaç saat sonra 22.Ağır Ceza’da 18 yıl hapis istemiyle dava açıldı, hayırdır ona yetmedi mi? Savcı ve hâkimle senkron hareketlerde tam puan aldı, kolay mı, daha ne istiyor? Gazeteci olmadığı için bilmiyor, uyarıyorum, köşe muhabirliği ile buraya kadar Minik Kuş Soner Yalçın. Bundan sonrası savcının, hâkimin işi. Madem ki safını seçtin, çok hevesliysen gelir açık veya gizli tanıklık yaparsın.

Can Dündar’ı karıştırdığın yazıda, bana kinin gözünü kararttı. Stajyer muhabirin düşmeyeceği hataya düştün. Can Dündar’ı beni ihbar etmiş gibi gösterdin. Ben seni ciddiye aldığım için değil Can adına itiraz ettim. Can seni yalanladı, hâlâ utanmadan “zaten herkes biliyor” mazeretine sığınıyorsun. Üstelik yüzün kızarmadan “Dündar’ı neden savunmuyorsun?” diye soruyorsun. Bir kez bile mahkemesine uğramadığın, eylemlerine katılmadığın, Can için bir-iki ukalalık dışında kalem oynatmadığın için cehaletine ve kötü niyetine veriyorum. Can Dündar ve Erdem Gül’ü on binlerce demokrat gibi ben de gönülden savundum. Aylar önce Dündar’ı ve haberinin sorumluluğunu, siyasetçi ve eski bir haberci sıfatıyla sahiplendiğim, her gazetede, TV’de yayımlandı. Ama herhalde her zamanki gibi fazla üfleyip yazmaktan okumaya zamanın kalmamış. Muhtemelen bir aya kadar Can Dündar ve Erdem Gül ile birlikte yargılanmaya başlayacağız. Soner Yalçın, havuz medyası ve şerikleri ile tek tek uğraşacak vaktim ve hevesim yok. Sefer görev emirleri dün çıktı. 22 Ağır Ceza’ya bekleriz. Kalabalık olur, sıra bana gelmez diye Soner Yalçın gibi panik yapmasınlar. Salonumuz geniş, yerimiz ferah, hepsi içlerindeki çamuru dökebilir. Ama oraya gelip konuşmayanı artık dinlemeyeceğim, muhatap almayacağım.”

Exit mobile version