‘Common Sense Media’ araştırma kuruluşu, yaşları 8 ile 18 arasında değişen 2658 Amerikalı çocuk ve gencin dijital medyayı nasıl kullandıklarını araştırıldı.
Yapılan kapsamlı araştırmada, genç ve çocukların akıllı telefon, tablet ve bilgisayarlarında harcadıkları zamanı, neleri izlediklerini, sosyal medya alışkanlıklarını, televizyon izleme, kitap okuma alışkanlıkları incelendi.
Amerika’nın Sesi’nden Can Kamiloğlu’nun haberine göre çocuk ve gençler akıllı telefon, tablet ve laptoplarıyla aracılığıyla girdikleri dijital medya ve teknolojinin esiri haline geldi. Araştırmaya göre, dijital medya teknolojisi, çocuklar ve genç kuşağın neredeyse hayatlarının tamamına hükmeder bir derecede kontrol altına almış.
Günde dokuz saat ayırıyorlar
Gelir amacı taşımayan ‘Common Sense Media’ kuruluşunun, ebeveyn, eğitimci ve çocuklara yardım amacıyla hazırladığı araştırmada, çocuk ve gençlerin günde ortalama 6 ile 9 saat arasında değişen bir zamanlarını, dijital medyaya harcadıkları ortaya çıktı. Siyahi gençlerin beyazlara oranla daha fazla dijital medyaya zaman ayırdığı, bu sürenin 11 saate kadar çıktığı, Latin kökenli gençlerde ise bu oranın 9 saat olduğu açıklandı.
Çocuk ve gençlerin ebeveynlere göre dijital medya ve teknolojiye çok daha fazla zaman harcadıkları, bu yaş gurubundaki genç ve çocukların neredeyse 7/24 dijital medya teknolojiyle beraber yaşadıkları belirtildi. Araştırmacılara göre, çocuk ve gençler akıllı telefonlarına, okulda öğretmenlerinden evde ise ailelerinde hatta uykularından bile daha fazla zaman ayırıyorlar.
Akıllı telefondaTV izliyorlar
8-18 yaş grubu Amerikalı çocuk ve gençlerin akıllı telefonları, tabletleri ve laptopları aracılığıyla daha çok eğlenmeye yönelik tercihler içerisinde oldukları belirlenmiş. TV Showları, filmler, videolar ve müzik dinlemek dinleme tercihlerinin başında yer alıyor. Sosyal medya ise çok fazla tercih ettikleri bir alan değil. Çocuk ve gençlerin dijital medyada zaman geçirebilecekleri sonsuz seçenekleri var ama çoğun en başta gelen tercihi diğer seçeneklere göre televizyon seyretmek. Sonraki tercih ise müzik dinleme.
Araştırmaya göre, çocuk ve gençlerin medya alışkanlıkları da aynı ebeveynleri gibi, en fazla televizyon izliyorlar. Ancak yeni kuşak televizyonları aileleri ile TV ekranı karşısında değil kendi akıllı telefonlarından odalarında tek başlarına izliyorlar. Gençler ve çocuklar aynı anda bir kaç işi birlikte yapabileceklerine inanıyor. Telefonda konuşurken ev ödevini de yapabileceğine inanan çocukların oranı üçte ikiyi buluyor. Araştırmaya katılan çocuk ve gençlerin yüzde 60’ı ev ödevlerini yaparken mesajlaştıklarını, yüzde 75’i de müzik dinlediklerini ifade ediyor.
Genç kızların tercihi sosyal medya
Yeni kuşağın sosyal medyaya olan ilgileri de beklenenin aksine o kadar fazla değil, araştırmaya göre sosyal medyanın en beğenilen tercih edilme oranı sadece yüzde on. Sosyal medya tercihlerinde ise genç kızların yüzde 44 sosyal medyada dolaşmayı seviyor. Genç erkelerin sosyal medyayı tercih etme oranı ise yüzde 29 oranında. Genç kızlar günde ortalama 1,5 saatlerini sosyal medyada geçiriyor , genç erkeklerin sosyal medyaya ayırdığı zaman, genç kızlara göre 40 dakika daha az. Araştırmacılar, genç kızların tercihlerini daha çok sosyalleşmeye ayırdığını ortaya koyuyor.
Erkekler oyun bağımlısı
Çarpıcı sonuçların açıklandığı araştırmada, genç erkek çocukların tercihi ise yüzde 62 oranıyla oyunlar. Genç kızlar ise erkekler kadar oyun oynamıyor. Genç kız ve kız çocukların oyun tercihi sadece yüzde 20 oranında. Araştırma, genç erkeklerin özellikle bağımlılık düzeyinde oyun oynayarak zaman geçirdiğine dikkat çekiyor.
Dijital medya teknolojisi incelenen yaş grubu içerisindeki ailenin gelir durumuna göre de değişkenlik gösteriyor. Yıllık hane geliri 35 bin doların altında olan çocuk ve gençlerin yüzde 54 laptop kullanıyor. Yıllık hane geliri yüz bin doları aşan evlerde ise çocuk ve gençlerin laptop sahibi olanların oranı yüzde 92’ye kadar yükseliyor. Araştırma sonucuna göre 8-12 yaş grubu çocukların yüzde 53 kendi tabletleri, yüzde 67’sinin ise kendi akıllı telefonları var.
‘Çok önemli bir sorun haline geliyor’
Araştırma kuruluşunun kurucusu ve CEO’su James Steyer, ‘’Çocuklar mobilleşiyor ve dijital bir dünyada yaşıyor. Daha doğrusu kendi sanal alemlerinde kendi kuralları içerisinde yaşıyorlar. Mesajlaşarak konuşuyorlar, karşılıklı konuşmalarda olduğu gibi ses tonajı, göz teması, fiziksel temasların olmadığı bir iletişim yolu kullanıyorlar ve böylece karşılıklı olarak konuşmadıkları için empati azalıyor. Dijital bağımlılıkları ve kullandıkları yöntemler toplum ve insan ilişkileri içerisinde ele alınıldığında konuyu çok önemli bir sorun haline getiriyor. Çok daha fazla ve kapsamlı araştırmalar yapılmalı’’ şeklinde konuşuyor.