02 Temmuz 2024 Salı
Ana sayfa » “Neo-Osmanlıcılık Propagandasına Alet Olmayın”
“Neo-Osmanlıcılık Propagandasına Alet Olmayın”

“Neo-Osmanlıcılık Propagandasına Alet Olmayın”

Senaryo Yazarları Derneği (Sen-Der), dizi sürelerinin uzun olmasını tepki göstererek sosyal medyada #YerliDiziYersizUzun kampanyası başlattı.  #YerliDiziYersizUzun başlığıyla yapılan ve 98 senaristin imzaladığı açıklamada, “Her hafta 140 dakikalık metin üretmek için, hayatımızda başka hiçbir şey yapmaya fırsat vermeyecek şekilde çalışmaya mecbur olmaktan ötürü mutsuzuz” denildi.

Ünlü oyuncu Barış Atay #YerliDiziYersizUzun hakkında ve dizi sektöründe neler yaşandığını anlattı. Barış Atay’ın bir de çağrısı oldu ” Faşizm, neo-osmalıcılık propagandası yapılan dizileri kabullenmeyin, buna alet olmayın! Boykot eden ve tehdit gören emekçileri destekleyin!. Karşılacağımız güçlükler çoğumuzun gözünü korkutuyor olabilir ama dayanışmanın sonunda kazanan biz oluruz… Sadece biraz cesaret! Saygılar.”

Barış Atay’ın Twitter hesabından yaptığı ve çok çarpıcı bilgilerin olduğu açıklama şöyle;

-#YerliDiziYersizUzun eylemi yeni bir şey değil esasen. 2010 yılında, şu anda çürümeye terke edilmiş olan AKM’nin önünde yapılmıştı ilki…
İsimlerini duyduğunuzda “vay be” diyeceğiniz bir çok ünlü isimin de aralarında olduğu umut verici bir kalabalık vardı ama daha önemlisi bu eyleme senaristler, yönetmenler, set emekçileri ile enteresandır yapımcılar da destek veriyordu daha doğrusu öyleymiş gibi yapıyorlarmış.

eylemakm

-Kimler yoktu ki? Kenan İmirzalıoğlu, Yavuz Bingöl, Engin Altan Düzyatan gibi şimdinin iktidarcıları bile ordaydı. Aklınıza gelebilecek bütün büyük dizi yapımcıları destek açıklaması yapmıştı… Peki neydi talepler?

-Esasen şimdiki 60 dk bölüm süresi talebinden çok farklı değildi ama daha nitelikli ve geniş kapsamlıydı…45dklık bölüm süresi, insani çalışma şartları, sendikalaşma, oyuncuların da sigortalı çalışma hakkı elde etmesi vs.

eylem3

-Bu eylem çok önemliydi çünkü bir sonraki yıl kurulacak olan @oyuncusendika’nın da kurulmasına gidecek süreci hızlandıracak, güçlendirecekti. Nitekim öyle de oldu. Sektörün her kısmından önemli isimlerle yapılan toplantıların sonucunda dün 6. yılını kutlayan sendika kuruldu

eylam11

-Fakat işler düşünüldüğü gibi olmadı.İlk fire;yapımcılardan geldi. Destek açıklaması yapan yapımcılar iş ciddiye binince sigortaya hayır dedi. Yapımcının işveren,oyuncunun teknik olarak işçi olduğu bu sektörün en büyük garabeti,oyuncunun da işveren gibi defter açıp bağkur ödemesiydi. Bu konuda”oyuncuyu sigortalayın, gerekirse kaşesinden düşün”teklifleri karşılık bulmadı çünkü işçi sayısı arttıkça yapımcının yükü artacaktı. Ayrıca öyle olursa; kendi firmalarından sigortalı olan set emekçileri için emsal teşkil edebilir ve yapımcıya kalabilirdi her şey… Bu çaba sonuçsuz kalınca, oyuncular hep beraber tekrar sokağa mı döküldük, tabi ki hayır! Açıkçası çorap söküğü gibi oldu.

-Sigortanın yanında taban-tavan fiyat uygulaması yapılması gerekliliği konuşulurken buna itiraz da bazı baş rol oyuncularından geldi 🙂 Aslında baş rol dayanışmanındı(!) ama kimsenin kaşesine dokulmadığı sürece. Bunun önemini anlamak için bir iki ortalama kaşe bilgisi vereyim. Ben sektöre başladığımda, ismi cismi olmayan bir konservatuar öğrencisi olarak aldığım ücret 300 liraydı.4 yıl sonra 2. dizide ise 1200 lira Yeni bir baş rol kaşesi 2000-7000 arası, bilindik bir baş rol için ise 15000-45000 idi 2007-2012 yılları arasını baz alırsak. İstisna vardır

-Şimdi ise,sektöre başladıktan 10 yıl sonra,yan rol için konservatuar öğrencisine teklif ettikleri kaşe 750-1000 lira,yeni başrol 10000-20000. Adı sanı bilinen A sınıf baş rol için 40000-120000 lira. Korkunç değil mi? Neden taban-tavan fiyata karşı çıktıkları anlaşılıyor sanırım set emekçilerinin durumu ise fecaat. Her türlü çalışma ve hava koşulunda günde 12-18 saat ve bazen 3-4 saat uykuyla iş zorunluluğu…

-Bunun için kurulan @sinematvsen çok iyi çalışmalar yapıyor, bir tebriği hak ediyorlar… En azından oyuncuların çoğunun aksine beraber hareket edip, iş bırakabiliyor, hakkını isteyebiliyor. Biz oyuncular hala kovulan bir arkadaşımızın yanında duramıyoruz.

-Neyse sorun şu; İtiraz ettiğiniz anda, işten çıkarılabileceğiniz ve yerinize belki de sizden daha düşük kaşeye çalışmaktan imtina etmeyen dünya insan var. Durum böyle olunca; herkeste, “işimi kaybedeceğime susayım daha iyi” anlayışı yerleşmiş durumda. Kimse çıkıp bir şey söylemek istemiyor.

-Bir bölüm kaşesi oyuncu, set emekçisi, yönetmen, senaristin toplamından daha fazla olan çoğu baş rolün umurunda değil mesele. 20 dk içinde bitecek sahneyi bitirip herkes eve gidebilecekken, yorulduğu(!) için 1.5 saat karavanın içinde oturup, -2 derecede settekileri+

-Bekleten yeni genç yıldız gördü bu gözler… Ve ne yazık ki sinirden gözleri dolan ama tek kelime edemeyen set işçileri. Çünkü kovulursunuz!

-Yıllar önce dublaj sanatçıları piyasayı boylot kararı almışlardı da boykotu kıran stüdyolar hem zenginleşti hem de piyasanın kralı oldular.. Çünkü;ABD’deki senaristlerin eylemine,oyuncusunun, yönetmeninin beraber gittiği gibi bir dayanışma kültürümüz yok.Bir tekme de biz atıyoruz

-Dün @SENDER_tr’in tekrar başlattığı #YerliDiziYersizUzun eylemi ve açıklası değerlidir ama yetersizdir. Hak aramaktan ne yazık ki uzaktır. Siz bu sektörün belkemiği dizilerin yazarlarısınız. Kaleminiz oynamazsa diziler olmaz. Hakkınızı almadan tek harf yazmayın! Ey baş rol oyuncu arkadaşlar, meslektaşlar! Senaristlerle dayanışın. Size her türlü konfor sağlanıyor diye susmayın, oynamayın!

-Faşizm, neo-osmanlıcılık propagandası yapılan dizileri kabullenmeyin, buna alet olmayın! Boykot eden ve tehdit gören emekçileri destekleyin!

-Hepiniz, hepimiz @oyuncusendika @SENDER_tr @sinematvsen @DiskSine @casod1992 @BiroyMB Biz güçlüğüz! Bunu kabul etmek zorunda değiliz!

-Hakkımız olanı almak, daha nitelikli işler yapmak elimizde. Bunun için mahcup açıklamalar yerine örgütlenmek, dayanışmak zorundayız. Eğer her defasında,sermayenin, iktidarın baskısından çekinip geri adım atmaya devam edersek, mesleğimizi yapma imkanımız zaten kalmayacak

-Karşılacağımız güçlükler çoğumuzun gözünü korkutuyor olabilir ama dayanışmanın sonunda kazanan biz oluruz… Sadece biraz cesaret! Saygılar.