CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, referandum iptal edilmesi için YSK’ya başvurdu. Tezcan, “Baskı ve tehditle alınamayan sonuç YSK devreye sokularak alınmaya çalışılmıştır. Bu seçim meşruiyeti olmayan bir mühürsüz seçimdir” dedi. Öte Halkın Kurutluş Partisi de konuyu Anayasa Mahkemesine taşıdı.
Ankara’da Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) referandum itirazında bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, “Halk oylamasının iptalini istiyoruz” dedi. CHP’li Tezcan, beraberinde çok sayıda CHP’li milletvekiliyle birlikte YSK’ya geldi. Girişte basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Tezcan, referandum dönemi boyunca halkın iradesinin hakim olması için sonuna kadar çaba gösterdiklerini söyledi.
“YSK’ya itiraz dilekçesi verdik”
Kampanya sürecinin OHAL şartları altında yapıldığını dile getiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, “’Hayır’ propagandasının yasak, ’Evet’ propagandasının serbest olduğu bir ortamda yapıldı. ’Evet’ kampanyası devlet, ’Hayır’ kampanyası millet haline dönüştü. Millet kampanyası aslında devlet kampanyasına galip geldi. Ancak kampanya dönemi boyunca uygulanan hukuksuzluklar kampanyadan sonra oy kullanma günü ve sayımında devam etti. Devlet kampanyası yürütenler baskı ve tehditler ile alamadıkları sonucu en son oy kullanma, sayım döküm sırasında YSK’yı devreye sokarak almaya gitmiştir. Bu seçim tarihimize bir yeni seçim türünü eklemiştir. O da mühürsüz olarak anılacaktı. Bu seçim meşrutiyeti olmayan mühürsüz seçime dönüşmüştür. Sonuçlar gayri meşrudur. İşte bu sebeple sonuçlar kesinleşmeden bütün hukuk yollarını kullanmak üzere YSK’ya itiraz dilekçesi verdik. Halk oylamasının iptalini istiyoruz. Halk oylamasının meşrutiyeti, tek şey bu oylamanın iptalidir” diye konuştu.
HKP Anayasa Mahkemesine başvurdu
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) de, YSK’nın tartışma çıkarak mühürsüz oylarla ilgili kararının iptali için dün Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. HKP, tartışmalı kararı veren YSK üyeleri hakkında da kanuna aykırı karar verdikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapan HKP’nin açıklaması şöyle:
“Bu karar, 298 sayılı seçimlerin temel hükümleri ve seçmen kütükleri hakkında kanun’un 98/4 fıkrası ile 101/3 fıkrası emredici hükümlerine açıkça ve tümüyle aykırıdır.
Aynı Kanunun 111/2 hükmü uyarınca “Yüksek Seçim Kurulunun re’sen veya itiraz üzerine vereceği kararlar kesindir.”
YSK’nın bu kararı, kendi 15.02.2017 tarih ve 103 karar no. ile yayımladığı genelgesinin 44/d ve 45/A-c bendindeki düzenleyici işlemine karşı AKP’nin YSK’daki temsilcisinin itirazı üzerine verdiği bilinmektedir.
Bu nedenle YSK’nın bu kararı kesindir. Aleyhine herhangi bir başvuru yolu yoktur.
Tüm bu nedenlerle,
1- Tedbir talebimizin kabulüyle YSK’nın 16.04.2017 tarihli “seçim kurulu ve sandık kurulu mührü bulunmayan, mühürsüz zarf ve oy pusulalarının geçerli sayılması” kararının TAM KANUNSUZLUK sebebiyle tedbiren durdurulması;
2- Müvekkil Halkın Kurtuluş Partisi’nin ve müvekkil Nurullah ANKUT’un “Hukuk Devleti” ilkesi ve “Hukuk Güvenliği” Hakkı’nı, “Kanunilik” ilkesi ve hakkını, “Hukuki Belirginlik” (Legal Certainty) ilkesi ve hakkının, AİHS EK-1 no.lu protokolün 3. maddesi ile ve Anayasanın 67. maddesinde düzenlenen “Serbest Seçim Hakkı”nın, AİHS 13. md.si ve Anayasanın 36. maddesi ile düzenlenen “Etkili Başvuru Hakkı”nın ve “Hak Arama Hürriyeti”nin ihlal edildiğinin tespiti;
3- İhlallerin giderilmesi için gereğinin yapılması için Yüksek Seçim Kurulu’ndan ihlalin giderilecek şekilde, mühürsüz pusula ve zarfların geçersiz sayılacağı şekilde YENİDEN SAYIM YAPMASININ istenmesi
Anayasa mahkemesinden talep edilmiştir.”