Tayyip Erdoğan Pakistan gezisi sonrası uçakta yaptığı açıklamada eski Milli Eğitim Bakanlarına sert eleştiriler yöneltti. Hüseyin Çelik, Nimet Baş ve Ömer Dinçer döneminde “FETÖ” dershanelerinin kapatılmadığını söyleyen Tayyip Erdoğan bütün bunlara rağmen neden hala bir işlem yapılmadığına ilişkin ise herhangi bir şey söylemedi.
Erdoğan eski Milli Eğitim Bakanları için şunları söyledi;
“17-25 Aralık sürecinde tüm arkadaşlarımız bizi tam anlamış olsaydılar 15 Temmuz belki olmayabilirdi. Fakat anlayamadılar. Anlayamadıkları gibi bu alçaklara o dönemde toz kondurmayan; onların böyle kötü niyetlerinin olmadığından bahseden arkadaşlarımız da vardı. Halbuki ben Başbakanlığımın ilk dönemlerinden itibaren dershaneler meselesine olumsuz yaklaşan birisiyim. O zamandan itibaren gelen bakan arkadaşlarıma (Milli Eğitim Bakanlarını kastediyor) hep bunu söylemişimdir; “Gelin bu dershaneleri kapatalım” diyordum. İlla takviye verilecekse, takviyeyi de sen yap devlet olarak. Nitekim şimdi yapıyoruz.
“Nabi Bey’le Hallettik”
Maalesef Nabi Avcı’nın Milli Eğitim Bakanlığı dönemine kadar bunu gerçekleştiremedik. Nabi Bey’le birlikte olan süreçte, “Artık bu işi halletmemiz lazım” dedik. Tepkilere rağmen dershane meselesini halletmeyi hamdolsun başardık. Dershaneler kapatılınca bir şey mi kaybedildi? Bu dershaneler kapandıktan sonra çocuklarımızın geleceği mi karardı? Hayır. Tam tersine, milyarlarca lira bu alçaklara gideceğine, çoluk çocukları için her şeyini feda eden garip gurabanın, fakir fukaranın cebinde kaldı. Dershanelerin kapatılması vatandaşlarımızın yararına oldu. Dershanecilik işlerine geliyordu. Okullardan başarılı olanları al, dershanende onları şöyle göstermelik pudrala, sorular zaten çalınıyor. Ondan sonra da yok şu kadar başarılı öğrenci, YGS’de şu oldu, TEOG’da bu oldu. Her şeyi hırsızlık üzerine bina etmişlerdi.”