Gazeteport

“Belediye-İş’ten İstifa Etsinler. Partimizin Sendikası Olsun”

AKP’li Ordu Büyükşehir Belediyesi’nde şimdi de yandaş sendika skandalı patlak verdi… Belediye şimdi de, AKP’li Başkan Enver Yılmaz’ın Bakan Numan Kurtulmuş’un da bulunduğu protokolde Emniyet Müdürü Suat Çelik ile yumruklaşma skandalının ardından, belediye işçilerine yandaş sendika baskısı ile gündemde… Sendika üyelerinin iddiasına göre, taşeron işçilere de kadro şantajı yapılıyor.

“Belediye-İş’ten İstifa Etsinler. Partimizin Sendikası Olsun”

Cumhuriyet gazetesinden Yavuz Karakoç’un haberine göre, Bir yıl önce Ordu’nun AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, talimat vermiş ve çalışanların yandaş HAK-İŞ sendikasına geçmeleri istenmişti… Yılmaz’ın “arkadaşlarla görüşün, Belediye-İş’ten istifa etsinler, belediyede partimizin sendikası olsun” talimatları Belediye -iş sendikası tarafından deşifre edilmişti. Belediye Başkanının skandal talimatının ardından Belediyedeki yandaş sendika baskısı daha da arttı.

 TAŞERON İŞÇİLERE KADRO ŞANTAJIYLA DİĞER ÇALIŞANLARA BASKI KURUN TALİMATI

Belediye-İş üyesi işçilerin iddiasına göre, OSKİ Genel Müdürü Fatih Örük bizzat talimat vererek, daire başkanları ve müdürlerin çalışanlara Türk-iş’ten ayrılarak yandaş Hak-İş’e geçmeleri konusunda baskı kurmalarını istedi.

Sendika üyesi işçilere göre bu iş için de Destek Hizmetleri Daire Başkanı Mehmet Sarı görevlendirildi. Türk-iş Üyesi çalışanlar yandaş Hak-İş’e geçmemeleri durumunda, emeklilikleri gelenler emekli edilmekle, diğerleri ise sürgünle tehdit edildi.

Belediye yönetiminin son olarak taşeron işçileri kullandığı iddia ediliyor. Whatsapp’taki “OSKİ şube Bilgilendirme” hesabından çalışanlara sürekli olarak Hak-iş propagandası yapılıyor. Propagandayı yapanlar ise taşeron işçiler. Taşeron işçilerin kadro alamazsınız ya da yaparsanız kadroya geçersiniz şiantajı ile OSKİ’deki kadrolu sendika üyelerine baskı kurmaları yönünde telkinde bulunuluyor.

İşte” OSKİ şube Bilgilendirme” isimli OSKİ çalışanlarının kullandığı Whatsaap grubundaki o yazışmalardan bazıları;

“Kimseye bir baskımız sözkonusu değil”

Destek Hizmetleri Daire Başkanı Mehmet Sarı iddialarla ilgili sorularımızı yanıtladı. Sarı, ” kimseye bir baskımız sözkonusu değil. Taşeronlar sendika konusunda tercihlerini yapmaya başladı. Ben sadece kadrolu personele bu konuda kararlarını verip vermediklerini sordum” dedi.

TÜRK-İŞ’e bağlı BELEDİYE -İŞ’ten yapılan açıklama ise şöyle;

“VE ŞANTAJLA, SENDİKA DEĞİŞTİRME HUKUKSUZLUĞU DEVAM EDİYOR…

YANDAŞ HİZMET-İŞ ÜYE KAYIT İŞLEMLERİNİ TAŞERONA VERMEYE DEVAM EDİYOR…

ORDU BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SU VE KANALİZASYON İDARESİ’NDE TEHDİT VE ŞANTAJLA, SENDİKA DEĞİŞTİRME HUKUKSUZLUĞU DEVAM EDİYOR…

Ordu Büyükşehir Belediyesi yönetiminde can çıksa da, huy çıkmıyor. Geçen yıl Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz’ın “arkadaşlarla görüşün, Belediye-İş’ten istifa etsinler” “Belediyede partimizin sendikası olsun” şeklindeki hukuksuz talimatları, baskıları ve tehditlerine rağmen, Ordu belediye işçileri Anayasal ve yasal haklarını kullanarak “benim sendikam Belediye-İş, yandaş sendika istemiyorum” demokratik tavrıyla net olarak tercihlerini ortaya koymuşlardı.

Demokratik sistemin kalbinde yer alan kurumlar olan yerel yönetimlerde, halkın oylarıyla seçilen kişilerin, işçilerin demokratik iradelerine saygı duymaları beklenir. Nitekim işçilerin tercihlerini Belediye-İş’ten yana göstermeleri sonrası yaşanan sessizlik, “Belediye yönetimi, işçilerinin sendika tercihi ile verdiği mesajı, aldı” olarak yorumlanmıştı. Anlaşılan o ki, Ordu Büyükşehir Belediye yönetimindeki sessizliğin nedeni, baskı ve tehdide rağmen işçilerin Belediye-İş’i tercih etmeleri karşısında yaşanan şaşkınlık ve hazımsızlıkmış.

Can çıkıyor ancak huy çıkmıyor… Ordu’da figüranlar değişse de, baskı, tehdit ve sürgün yöntemi devam ediyor. Bu kez Ordu Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (OSKİ) Genel Müdürü Fatih YÜRÜK’ün talimatıyla, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Mehmet Sarı, tek tek OSKİ’de çalışan üyelerimizi arayarak sendikamızdan istifaya, “Bizim sendika” dediği yandaş Hizmet-İş’e üye olmaya zorluyor. “Bizim sendikamız Belediye-İş, bir şikâyetimiz yok istifa etmeyeceğiz” diyen üyelerimize de “İstifa etmezseniz, Ordu’nun en ücra köşesine süreriz, ilçe ilçe belde belde gezdiririz” tehditlerini savuruyor.

Çalışanlara demokratik tercihlerinden ve sendika tercihlerinden dolayı baskı yapılması, zulümdür, vicdansızlıktır, ahlaksızlıktır, adaletsizliktir. Bu baskıyı yapanlar, yaptıranlar yasal ve anayasal olarak suç işliyorlar.

Üyelerimizi tehdit edenlere sesleniyoruz: “Benim haberim yok, emir kuluyum” ikiyüzlülüğünü bir kenara bırakın. Kendinizi dünya akıllısı, âlemi aptal sanmayın. Sizde biraz olsun insanlık, biraz olsun adalet, hakkaniyet yok mu? Akşam başınızı yastığa koyduğunuzda rahat uyuyabiliyor musunuz? Gündüz işçileri aşıyla, ekmeğiyle tehdit edip, akşam eve gittiğinizde çocuğunuzun, eşinizin yüzüne nasıl bakıyorsunuz?

Bugün Ordu’da yaşananlar metal yorgunluğu değil; geldiği yeri unutanların, emekçiye tepeden bakanların, onun demokratik tercihlerini hiçe sayanların yaşadığı, güç zehirlenmesidir. Bu zehirlenme onları demokratik olarak da, siyasi olarak da yok edecektir. Çünkü emekçiyi, halkı karşısına alan insanlık yoksunu hiçbir güç ayakta kalamaz.

Bugün Ordu’da yaşananlar metal yorgunluğunun sonucu değil, İNSANLIK YORGUNLUĞUNUN, İNSANLIK YOKSUNLUĞUNUN SONUCUDUR.

Biraz emeğe saygınız varsa, işçinin Anayasal sendika seçme hakkına, onun demokratik tercihlerine müdahale etmeyin. OSKİ işçisinin özgür iradesine, sendika seçimine saygı duyun.

Üyelerimizi, baskıyla, tehditle Hak-İş/Hizmet-İş’e üye olmaya zorlayanlar, hukuksuzluk yapıyorsunuz.

Üyelerimizi sendikamızdan istifa ettirip üye olmaya zorladığınız Hizmet-İş’in onursal başkanı, okyanus ötesine Pensilvanya’ya gidip darbeci terör örgütünün elebaşına plaket vermiş bir kişidir. Üyelerimizi ekmeğiyle aşıyla işiyle tehdit ederek, böyle bir yapıya zorlamak, ahlaksızlıktır.

HERKES HADDİNİ BİLMELİDİR.

Herkes haddini de, yerini de bilmelidir. Bize bir şey olmaz, arkamız sağlam diye düşünüyorsanız YANILIYORSUNUZ. Türk Ceza Kanunu’nun “Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi” başlıklı 118. Maddesi, “Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” demektedir. Bugün “iktidar arkamda, bana bir şey olmaz” diyenler; yarını da düşünmek zorundadır.

Hatırlayın, daha düne kadar ülkenin sahibi edasıyla kasım kasım gezinenler, bugün nasıl bucak bucak kaçacak yer arıyorsa, yarın da, güçlerine güvenip hukuku ayaklar altına alanların akıbeti de onlardan farklı olmayacaktır.

Hukuka aykırı davranmayın.

Ordu halkının, Ordu Büyükşehir ve OSKİ’de kendisine hizmet veren emekçilerin uğradığı hukuksuzluğu ve adaletsiz sendika değiştirme zulmünü yapanlara, zamanı geldiğinde demokratik zeminde gereken tepkiyi vereceğine olan inancımız tamdır.

Bizler de üyelerimize yapılan bu zulmü, bu adaletsizliği bu baskıyı -hukuksal yolları kullanarak- dün de cezasız bırakmadık, yarın da bırakmayacağız. Belediye-İş, dün Ordu büyükşehir, bugün OSKİ emekçisine zulmeden, onları aşıyla işiyle tehdit ederek yandaş Hizmet-İş’e üye olmaya zorlayan bürokratların yaptıklarının hesabını, demokratik zeminde mutlaka soracaktır.

Saygılarımızla. 30.03.2018”

Exit mobile version