Gazeteport

AKP Ensar’ın Arkasına Saklanıp Evlere Girecek

MEB, FETÖ’nün çocukların beyin yıkama yöntemi olarak kullandığı “sohbet” uygulaması ile din eğitimine evlerde devam etme kararı aldı. MEB himayesinde, AKP, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti “dini sohbet” adı altında cumhuriyet düşmanı bir içerikle evlere girecek.

AKP Ensar’ın Arkasına Saklanıp Evlere Girecek

Cumhuriyet gazetesinden Ozan Çepni’nin haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), FETÖ’nün çok eleştirilen ev sohbetleri uygulaması için ilk adımı attı. İstanbul Maltepe’de başlatılan “evlerde dini sohbet” projesinin altından AKP, Diyanet, tarikatler ve yandaş sendika ortaklığı çıktı. Okul saatleri dışında çocukların “milli ve manevi mücehhez nesiller” olarak yetiştirilmesi sohbetlere başlanılması talimatı kapsamında MEB himayesinde, AKP, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti “dini sohbet” adı altında cumhuriyet düşmanı bir içerikle evlere girecek.

Eğitimin her kademesi dinselleştirilen AKP döneminde, MEB yeni bir skandala daha imza attı. Okullardaki zorunlu din eğitimi ve seçmeli din dersleri ile yetinmeyen ve 15 Temmuz darbe girişiminden ders çıkaramayan MEB, FETÖ’nün çocukların beyin yıkama yöntemi olarak kullandığı “sohbet” uygulaması ile din eğitimine evlerde devam etme kararı aldı. İstanbul Maltepe İlçe Milli Eğitim Müdürü Faik Kaptan’ın talimatıyla “Öğretmen Sohbetleri Projesi” adı altında çocuklara Cumhuriyet’in ilk dönemini düşmanca gösteren içerikler ile evde dini sohbet uygulaması başlatıldı. Evde dini sohbetlerde kullanılacak konuların ise MEB onaylı ders kitapları yerine “Medeniyet Yolcuları Vakfı” adı altında bir vakfın materyalleri kullanılma kararı alındı. AKP’li Sancaktepe Belediyesi Başkanı İsmail Erdem yönettiği vakfın arkasında ise AKP, Diyanet, MEB, çocuk istismarı skandalı ile bilinen Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, yandaş sendika Eğitim Bir Sen, Önder İmam Hatipliler Derneği ortaklığı olduğu ortaya çıktı.

 

Amaç dindar nesil

Milli eğitim müdürlüğünün okullara gönderdiği yazıda, evde dini sohbetlerin amacı, çocukların “okul saatleri dışında milli ve manevi değerlerle mücehhez nesillerin yetişmesine katkı sağlamak” olarak yer aldı. Öğretmenler tarafından 10’ar kişilik öğrenci gruplarıyla “mümkünse evde” aile ziyaretleri ve sohbet şeklinde, mümkünse belirlenen bir mekanda, MEB’in maaşını ödediği Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri ile din eğitimi çalışmalarının gerçekleştirilmesi talimatı verildi. Milli eğitim müdürlüğünün internet sitesine de yüklediği haftalık konu materyallerinin Medeniyet Yolcuları Vakfı’na ait olması dikkat çekti. 28 ünite kapsamında iman, ibadet, 15 Temmuz, siyer gibi ünite adlarında din eğitimi verilmesi planlandı.

70 bin öğrenci hedef

Evde dini sohbet projesinin son üç yıldır Medeniyet Yolcuları Vakfı tarafından uygulandığı tespir edilirken, bu çalışmanın devlet kaynakları ve güvencesi ile bütün okullara yayılma çabası da dikkat çekti.Vakfın internet sitesinden “eğitim sistemi” başlığı altında anlattığı “sohbet” sistemi ile milli eğitim müdürlüğünün resmi yazısının kelime kelime aynı olması da dikkat çekti. Vakıf, üç yılda 424 eğitimci, 4 bin 275 öğrenciye ulaştığını duyururken, MEB desteği ile Maltepe ilçesinde eğitim gören 70 bin öğrenci vakıf eğitiminin yeni hedefi haline geldi.

‘Yerli, Milli, Şuurlu’ gençlik

MEB’in vereceği yeni eğitim modeli vakfın sitesinde “Temel ilmihal bilgilerinden başlamak üzere Peygamber Efendimizin Hayatı, 4 Halife Dönemi, Emeviler, Abbasiler, Endülüs Emevileri, Selçuklu ve Osmanlı dönemleri, Cumhuriyet dönemi din devlet ilişkileri ve AK Parti’nin kuruluşuyla birlikte Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın milletimiz, İslam Dünyası ve tüm gönül coğrafyamız için ortaya koymuş olduğu destansı mücadele, bu ‘Milli ve Şuurlu Gençliğin’ yol haritasını oluşturuyor” denilerek açıklandı.

FETÖ ile aynı hedef: Aidiyet

AKP, Diyanet, MEB, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Eğitim Bir Sen, Önder İmam Hatipliler Derneği tarafından desteklendiğini sitesinden duyuran Medeniyet Yolcuları Vakfı’nın modeli ile 15 Temmuz darbesi girişimini gerçekleştiren FETÖ‘nün yöntem benzerliği dikkat çekti. Bakanlığın projesinin temelindeki vakıf, evler, gençlik merkezleri, kültür merkezleri, kurs merkezleri, bilgievleri gibi yerlerde çocuklara ulaşarak “ruhlarına dokunuyor ve bu sayede daha sıcak, kalıcı, aidiyet hissi uyandıran bir eğitim” gerçekleştirdiklerini belirtti.

MEB, cumhuriyet düşmanlığı anlatacak

MEB himayesinde AKP ve tarikatlerin evlere sokulmasını ve çocukların okul dışında onların eğitim modeline emanet edilmesinin önünü açacak proje materyallerinde de skandal içerikler dikkat çekti. “Genel Kültür” başlığı altında çocuklara MEB’in anlatacağı konular arasında “Istırap Salıncağında Özden Kopuşu Seyrederken” başlıklı yazıda cumhuriyet dönemi karşıtlığı açıkça yer aldı. Yazıda “Altı asırı aşan bir hâkimiyet sürmüş olan Osmanlı Devleti yoktu artık. İnsanımız bütün umudunu yeni kurulmuş olan Devlete bağlamıştı. İlk uygulamalar, halkın beklentileri karşılamak yerine kaygı verici nitelikler taşıyordu” ifadelerinin ardından hilafetin kaldırılması, şer’iye ve evkaf vekaletinin kaldırılması, tevhid-i tedrisat kanunu ile medreselerin kapatılması ile dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in Tevhid-i Tedrisat’la ilgili “Bu kanun tamamıyla dini bir maarif teşkilatı olan medreseyi kaldırıyor, Türk maarifi lâik ve dünyevî bir mahiyet kazanıyordu… Tevhid-i tedrisat, maziye bağlanan düşünüş tarzının yıkılıp, modern kültürün kurulması hareketidir. Bu bakımdan tarihimizin ve istikbalimizin en mühim inkılâplarından biridir” sözleri eleştirildi. Atatürk ismi kullanılmadan cumhuriyetin kuruluş yıllarının eleştirildiği metinde “Tek Parti Dönemi diye bilinen 1923-1946 yılları arası yakın tarihimiz açısından oldukça önemlidir. ‘Halka rağmen halk için’ anlayışıyla, halkın taleplerinin ve beklentilerinin dikkate alınmadığı, ideolojik yaklaşımların hakim olduğu bu dönemde ülkede maddi ve manevi ciddi buhranlar yaşanmıştır. Halk dikkate alınmadığı gibi, siyasi bir muhalefet de olmadığı için tek parti iktidarı otoriter bir tutumla istediği her şeyi uygulamaya koymuştur. ‘Allah demenin yasak olduğu yıllar’ şeklinde hafızalara yer etmesinden ve yukarıda kısmen verilen bilgilerden de anlaşılacağı üzere dini hayatta da hayli sıkıntılar yaşanmıştır” ifadeleri yer aldı.

Exit mobile version