Gazeteport

“Hiç Şaşırmadım !”

BBC Türkçe Karaman’da Ensar Vakfı ve KAİMDER evlerinde yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismar skandalını haber yaptı…Gazeteport ve Birgün’ün bu rezaleti kamuoyu gündemine taşıdığını da yazan BBC Türkçe olayın ayrıntılarını da geniş yer verdi…

İşte BBC Türkçe’den Selin Girit’in Karaman izlenimlerinden ayrıntılar;

Karaman sildi Gazeteport ve BirGün gündeme taşıdı

-Önce Karaman’ı, ardından da Türkiye’yi sarsan cinsel istismar skandalı, ilk olarak Karamaninsesi.com isimli internet sitesinde haber olarak yer almıştı. Ancak haber kısa süre sonra yayından kaldırılmıştı. Haberi ulusal medyanın ve kamuoyunun gündemine taşıyan ise Birgün Gazetesi ve Gazeteport gibi bazı haber siteleri olmuştu.

BBC Haberi kaldıran Karamaninsesi internet sitesi Genel Yayın Yönetmeni ile de görüştü.

“Meğer yayın yasağı varmış”

Karamaninsesi.com’un Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Ölger, “Biz haberi 10 Mart’ta girdik. 1,5 saat kadar sonra Savcılıktan aradılar. Yayın yasağı olduğunu söylediler. Biz de haberi kaldırdık. Meğer dosyaya erişim yasağı varmış, yayın yasağı değil,” diyor.

“Peki neden sonra haberlerin devamını getirmediniz? Üzerinizde bir baskı mı vardı?” diye soruyorum.

Ölger, “Haberi ilk biz çıkardık zaten, saklama gibi bir niyetimiz yoktu,” diyor, herhangi bir şekilde bir baskıya maruz kalmadıklarını ifade ediyor.
Gazeteci Hüseyin Ölger, Muharrem B.’nin daha fazla sayıda çocuğu istismar ettiği yönünde iddialar da bulunduğunu, iddiaların Muharrem B.’yi tanıyan kişiler tarafından ortaya atıldığını, ancak net bir kanıta ulaşamadıklarını da belirtiyor.

“O olayın 10 çocukla sınırlı kaldığını zannetmiyorum”

Biz de benzer iddiaları Muharrem B.’yi tanıyan iki eski mesai arkadaşından duyuyoruz. Her ikisi de ‘baskı altına alınma’ endişesini dile getirerek, isimlerini gizli tutmamızı istiyorlar.
Öğretmenlerden biri, “Bu olay ortaya çıkınca hiç şaşırmadım, hiç şok olmadım, neden bilmiyorum,” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
“Benim endişem inşallah sınıf öğretmenliğini yaptığı kendi sınıfında yoktur bu iş. Öteki de çok kötü bir olay tabii. Ama bu çocuklar daha 8-9 yaşında. Ben bu olayın 10 çocukla da sınırlı kaldığını sanmıyorum. Üzücü, utanç verici bir olay. Halkın birinci derecede güvendiği insanlar öğretmenlerdi. O güven sarsılıyor şu anda. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, kişiler araştırılmazsa, olaylar kapatılmaya çalışılırsa bu olaylar daha da büyüyecektir.”

“Muharrem B. Karaman’daki bürokratlar tarafından korunuyordu”

Diğer öğretmen de Muharrem B.’nin gerek çalıştığı okulda, gerekse Karaman’daki bürokratlar tarafından korunduğunu ve idari amirlerle yakın ilişkileri olduğunun bilindiğini ileri sürüyor, zaten kentin en saygın ailelerinin çocuklarından oluşan bir öğrenci grubunun da açılan özel sınıfla kendisine emanet edildiğini söylüyor.
Bu öğretmen, Muharrem B.’nin 8-10 öğrencinin naklini Konya’ya alarak, orada bir lojman kiraladığını da ifade ediyor.
Savcılıktan aldığımız bilgiye göre Konya Ereğlisi’nde iki adresle ilgili de soruşturma başlatıldı.

Muharrem B.’nin köylüsü: Buraya da 8-10 çocuk getirirdi

Muharrem B.’yi tanıyan birileriyle konuşmak niyetiyle sanığın annesinin yaşadığı, kendisinin de sık sık ziyaret ettiği söylenen köyüne gidiyoruz.
Burada Muharrem B.’nin iki köylüsüyle konuşma fırsatı buluyoruz. Onlar da isimlerini gizli tutmamızı rica ediyorlar.
Köylülerin ikisi de, ayrı ayrı yaptığımız konuşmalarda, Muharrem B.’nin buradaki evine geçen yıl aşağı yukarı her hafta sonu aynı 8-10 çocukla birlikte geldiğini, bu çocukların yaşlarının 14-15 olduğunu ifade ediyorlar.
Köylüler, Muharrem B.’nin ve çocukların davranışlarında herhangi bir tuhaflık ya da rahatsızlık verici bir durum görmediklerini söylüyorlar.
Köylülerden biri ayrıca, Muharrem B.’nin 2002 yılında Diyarbakır’da çalıştığını, o dönemde de Diyarbakır’dan 4-5 çocukla birlikte köye geldiğini; ayrıca Muharrem B.’nin İstanbul’da yaşadığı dönemde Fatih’teki evine kalmak için gitmek istediği bir kez de, evde 5-6 çocuğun olduğunun kendisine söylendiğini ve ‘yatacak yer bulamayız’ diyerek başka bir evde kaldığını ifade ediyor.
Bu köylü, “Kimsenin ölse gitse aklına gelmez. Millete namaz kıldırırdı bu adam. Çocuklara bakardı, yedirirdi, içirirdi, araları iyiydi. Çocuklar ondan korkuyordu gibi hissetmiyorduk hiç. Benim oğlum da gelirdi yanına, bilsem kendi oğlumu salar mıydım?” diye konuşuyor.

Karamanlılar olaya duyarlı

Doğma büyüme Karamanlı İbrahim Öztürk’e göre istifa ya da görevden alınma da yeterli değil. “Eğer bir ihmalleri varsa, bu insanlara ağır cezalar verilmesi lazım,” diyor.
“Bunu bir kişi yapıyorsa, ben birçok kişinin de bildiğini düşünüyorum. Haberdar olduğunu, çanak tuttuklarını düşünüyorum,” diyen Adnan Tunç’un şüphesine diğerleri de katılıyor.
Savaş Koçak, “Biz Karamanlılar olarak duruşma günü Adliye’nin önünde olacağız. Tepkimizi en ağır şekilde ortaya koyacağız. Mutlaka ve mutlaka bunun hesabını bu millet soracak,” diye konuşuyor.
“Eğitim faaliyetleri devlet tarafından verilir veya devletin denetimi ve gözetimi altında verilir. Eğitim hizmetleri bu tür mektep, kurs gibi yerlerde keyfi olarak verilemez. Bu anayasal bir suçtur,” diyen Osman Nuri Koçak, sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Türk toplumu bu konulara alışmamalı, alışkanlık haline gelmemeli. Alışmaması için direnç göstermeliyiz. Tüm Türkiye’deki insanları Karaman’daki duruşmaya davet ediyoruz.”
Karaman’daki cinsel istismar skandalıyla ilgili davanın ilk duruşması 20 Nisan’da yapılacak.
Duruşmaya sanık Muharrem B.’nin Ereğli’den SEGBİS sistemi üzerinden katılacağı belirtiliyor. Ailelerin ve çocukların ise duruşmaya gelmeleri beklenmiyor.

 

 

 

 

Exit mobile version