Gazeteport

Bir Medya Omurgasızlığı Portresi; Cüneyt Özdemir

15 temmuz Darbe Girişimi ile birlikte medyada “FETÖ” karşıtlığı prim yapmaya başladı. AKP/Cemaat iktidarı döneminde tam tersi durum mevcuttu. Cemaate yakın durmak için kırk takla atanlar şimdi demokrasi nutukları arasında “FETÖ” karşıtlığı yapmaya başladı. Bu isimlerden biri de Cüneyt Özdemir. 5 N 1 K programında darbecilerin yol açtığı vahşeti kendini aklama fırsatı olarak kullanıyor.

Cüneyt Özdemir, Pensilvanya’da Fetullah Gülen’i ziyaret eden gazetecilerden biriydi. Bu ziyarette neler konuşuldu hepsi sır olarak kaldı. Mustafa Hoş “Abluka” kitabında “Pensilvanya’da huzura varan gazeteciler” bölümünde Cüneyt Özdemir’in ziyaretini ve sonraki değişimini yazmıştı.

İşte Abluka kitabındaki o bölüm;

-Cüneyt Özdemir Serdar Turgut ile Birlikte Pensivanya’ya gitti. Bu görüşmelerde ne konuşulduğuna dair ayrıntılı bir röportaj hiç yayınlanmadı. Sadece izlenim yazanlar oldu, o da detay vermeden… Çünkü bu görüşmelerin açıklanması istenmiyordu. Cüneyt Özdemir kendi sitesinde Fethullah Gülen ziyaretinin gazetecilik olduğunu yazdı. Kendince görüntülü bir röportaj olmamasının gerekçelerini anlattı ancak Cüneyt Özdemir’in Radikal’deki köşe yazılarında bu ziyaretin etkileri tuhaf bir şekilde görünmeye başladı.

-Mesela 27.01.2012’deki köşesinde ev taşıdığını yazdı ama bu yazıda Fethullah Gülen’in taşınırken yaşadığı hüznü örnek veriyordu. “Geçen yıl Fethullah Gülen’i Pennsylvania’daki çiftliğinde ziyaret ettiğimde kaldığı binanın hemen yanında büyük yeni bir bina inşa edildiğini gördüm. Bu bina yapılırken Gülen’in şu anda kaldığı eski ahşap binadan buraya taşınması planlanmış. Gelin görün ki Gülen bunu reddetmiş. Bana bu görkemli binayı gezdirenlere “Neden?” diye sorduğumda, ‘Fethullah Gülen’in yaşadığı ortamdaki eşyalarla arasında kurduğu ‘mistik bağı’ uzun uzun anlattılar. Fethullah Gülen sırf bu bağı kaybetmek istemediği için yıllardır kaldığı evde ikamet etmeye devam etmiş. İster dünyanın bir ucuna gidin, isterseniz aynı şehrin bir semtinden bir semtine ya da aynı çiftliğin içindeki yan binaya geçmeyi düşünün, fark etmiyor. Sonuçta sadece eşyalarınızla değil tüm benliğinizle taşınıyorsunuz.”

-AKP/ Cemaat iktidarı güçlendikçe tavırlar da değişiyordu işte. Cüneyt Özdemir 22.10.2012’de Radikal’deki ‘Sıkmabaşınla sana bu kamusal alanlarda yer yok anne’ başlıklı yazısında başörtüsü baskısını annesini kullanarak anlatıyordu. Dünle bugün arasında bu kadar tezat olunca işin gazetecilikle örtülmesi de pek mümkün olmuyordu tabii.

-Cüneyt Özdemir, Fethullah Gülen’le kahvaltı yapmadan da cemaate yakın olacak tavırlar gösteriyordu. CNNTürk’teki 5N1K programında öğretmen Yasemin Çakıcı’nın KPSS sınavındaki kopya skandalında cemaatten şüphelendiğini söylemesi üzerine anında devreye girmişti: “Böyle genellemeler yapıldığı zaman haklıyken haksız duruma düşülüyor. Elinizde bilgi belge varsa, çıkartırsınız canlı yayında, elimde belgeler var, dersiniz. O zaman ‘Şu cemaat ya da bu grup yaptı’ dersiniz, anlayışla karşılarım. Ama belge bilgi yoksa bu Türkiye’nin yeni umacısı olarak yaratılan ‘The Cemaat’ ya da cemaate her şeyin yüklenmesine ben bu programda en azından karşıyım” diyordu.

Öğretmenin “cemaat soruları çalıyor” sözlerine Cüneyt Özdemir böyle tepki göstermişti ;

Exit mobile version