Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, çiftçilere yönelik yeni çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Türkiye’de 400 bin tane buzağı doğduktan sonra ölüyor. Yok öyle yağma. Gerekirse iki katı destek vereceğiz. Ama buzağıyı 4'üncü ayına çiftçimizin getirmesi gerekiyor. Süt üreticisine destek artacak" dedi.

Bursa’nın Karacabey İlçesi’nde Ticaret Sanayi Odası ile Ticaret Borsası’nın Karacabey Kültür Parkı Taha Düğün Salonu’nda yapılan müşterek ödül töreninde konuşan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, çiftçilere yönelik yeni çalışmalar yaptıklarını söyledi. Çelik, “Hayvancılık konusunda desteklemelerimizi bitkisel ve hayvansal olarak tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor. Bu desteklerin sayılarını hem azaltmak hem de üreticimizi sevinebileceği daha az kalemde destekler vermemiz gerekiyor. Hayvancılık ile meşgul olan kişiler doğduğu ilk buzağısına destek almamalı. Buzağı 4’üncü ayına geldiğinde destek vermeliyiz. Çünkü Türkiye’de 400 bin tane buzağı doğduktan sonra ölüyor. Yok öyle yağma. Gerekirse iki katı destek vereceğiz. Ama buzağıyı 4’üncü ayına çiftçimizin getirmesi gerekiyor” dedi.
Süt üreticilerinin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Çelik, çiftçi ile sanayicinin bundan sonra ellerinde alım satımlarına ilişkin belge ve kağıt olacağını söyledi. Çelik, “Biz istiyoruz ki Türk peyniri ,yoğurdu, yani süt ürünlerimiz dünyada yerini alsın. Dünya markaları arasına bizim ürünlerimizde girsin. Bunun için sanayicinin rekabetini ve gücünü arttırmak için çiğ süt üreticisini destekleme kararını aldık. Sanayicimizin dünya markaları arasına girmesi için ciddi bir adımın atıyoruz. Yağsız süt tozu ihracatının sürekliliğe ulaşması için arz fazlası sütün alınıp süt tozuna dönüştürülmesini sağlayacağız. Böylece üreticimiz ürettiği sütün ne olacağı konusunda endişesi olmayacak” ifadelerini kullandı.
ORTADOĞU SORUNU
Ortadoğu’da yaşanan savaşlara da değinen Çelik, şöyle devam etti:
“Komşumuz Suriye’de kimin eli kimin cebinde belli değil. Süper güçlerin sipere yattığı, nişan aldığı, hedeflerini belirlediği ama ne zaman tetiğe basacakları endişesini bütün dünyanın taşıdığı bir süreci yaşıyoruz. Suriye yetmiyormuş gibi mezhep savaşlarını tekrar gündeme getirme istidadı olan veya anlayışının tezahürü olan İran ile Suudi Arabistan arasındaki gerginliğin zirveye çıkması da hakikaten bütün bölgeyi değil, dünyayı endişelendirir noktaya gelmiş bulunmaktadır. Uzun yıllar medeniyetler arasındaki çatışmanın ortadan kalkmasıyla ilgili yoğun bir mücadele verdik. Bu konu ile ilgili de ispanya ile eş başkanlık görevimizde vardı. Yani medeniyetler arası bir uzlaşı bir diyalog olsun istedik. Ama geldiğimiz noktada dünyaya baktığımız zaman bırakın medeniyetler arasındaki uzlaşıyı medeniyetin kendi içindeki çatışmaların geldiği nokta gerçekten ürkütüyor. Bu çerçevede şunu ifade etmek gerekiyor. Bu coğrafya yeni Kerbela’ları kaldıracak bir konumda değil. Allah korusun gidişat bu derece vahim olduğunu ifade etmek istiyorum. Böyle vahim tablonun içerisinde meydana gelebilecek vahim durumları düşünmek bile istemiyorum.”
‘TÜRKİYE 10 YILLIK BAŞARIDAN SONRA PATİNAJ DÖNEMİNE GİRDİ’
AK Parti yönetiminde hükümetin 3 yılı aşkın süredir farklı bir durum olduğunu ifade eden Çelik, “Bunu da açık yüreklilik ile söylemek gerekiyor. Türkiye bir anlamda elde edilen 10 yıllık başarılardan sonra bir patinaj dönemine girdi. 3 yıldır gerek küresel ekonomide gerekse gelişmiş ve gelişen ülkelerdeki yaşanan sorunlarla birlikte ister istemez Türkiye’de de orta gelir tuzağına düştü. Buna birde siyasi krizler ve bol seçimler eklenince Türkiye gerçekten bu dönem içerisinde sıkıntılar çekti. Şimdi ise siyasi istikrar var. Sorunlar büyük ölçüde biliniyor. O halde yeni bir dönem yeni bir yaklaşım ile yeni bakış açısıyla tarımdan sanayiye hızla ilerlememiz gerekiyor” dedi.

‘BORSALAR PARA ALAN ANLAYIŞTAN ÇIKMALI’

Konuşmasında ticaret borsalarını eleştiren Çelik, “5 yıldızlı borsaları tenzih ediyorum. Ama borsalar müstahzil makbuzuna mühür basan ve para alan anlayıştan çıkması gerekiyor. Böyle borsa anlayışı artık kabul edilemez. Türkiye genelindeki tüm borsalarımız çiftçinin ürününü değer bulduğu yerler olacak. Çiftçi üreterek mevsim boyu alın teri akıtıyor. Onun ürünün değer bulduğu mekanlar haline gelmesi gerekiyor” diye konuştu.
‘ŞANLIURFA BAKANINA SAHİP ÇIKIYOR’
Şanlıurfalılar’ın Çelik’e sahip çıkıp yakın ilgi gösterdiklerini söyleyen Türkiye Odalar Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun esprileri salondaki konukları güldürdü. Hisarcıklıoğlu, “Odalar ve borsalarımız ile birlikte Şanlıurfa’da ortak toplantı yaptık Şanlıurfalılar bakanımızın sahiplenmiş onu Şanlıurfa’nın yerlisi diye tanıtıyorlar. Bence Bursalıların Çelik’i Urfalılara kaptırmamak adına mesaj vermesi gerekiyor” dedi.
Konuşmaların ardından iş adamları ve Karacabey Ticaret ve Sanayi Odası üyelerine ödül verildi.